MUTLULUK KOKAN YUVALAR
Sevgili arkadaşım,
Hasan Hüseyin, Bugün ki “günaydın” mesajımda, Gönderdiğim, Taş yapı, ahşap, iki katlı Ev resminin altına “Yuvanız mutluluk koksun” !!! yazmıştım. Mesajıma şöyle yanıt vermiş... Sevgili arkadaşım ; Ben, hiç kokan mutluluğa rastlamadım. Fotoğraf, çok güzel ama, İçinde, sen bir gece bile kalmazsın. Yıkılacak diye.... Acaba, ahırdan gelen koku mu? Mutluluk kokusu... Sen, şu mutluluk kokusunu, Bir şiirde yazar mısın? Nasıf !! İşin kolayına kaçmadan, Nasıl da kokuyor? Şu mutluluk denilen koku... Aşağıdan yukarı Duvarların yarıklarından sızarak Ve burnunun direklerini sızlatarak, Ve çocukluğumu anımsatarak. Gülümseyerek, İç çekerek Ve özleyerek sana bakışı Sarı ineğin Ahhhh çocukluğum ahhh gibi Anlatayım, Sevgili dostum sana; Bir yuvada mutluluk nasıl kokar, ya da Mutluluk kokan yuvaları... Tarif edeyim... Uzunca yaz günlerinde, Oyunlara doymazdık. Çocuktuk, Oyuna açtı kalbimiz. Akşamlar geç olurdu. Akşam olunca, böce-börtüler, kuşlar Yuvasına gelir Babalar da... Bizim babamız gelmezdi. Babamız gelemezdi. Akşam olunca, Babaları evlerine gelen çocukların, Yuvaları mutluluk kokar... Toprak örtülü Saçakları kayrak Köy evlerinin Dam üstlerinde Okurken Kemalettin Tuğcu’yu O güzel cıvıltılarıyla Dans eden kırlangıçları İzlerken Yüreğinin ferahlığı Atmosfere ulaşır Papatyanın güzelliği Yüreği güzelleştirir Yüreği atmosferi delen Çocukların yuvaları Mutluluk kokar Baba evin direği Ana sıcacık yüreği Sıkıntıları aşmada Zorlu anlarınızda O dirençli yürek yanınızda Ve sarmaşık gibi Şefkatiyle Kucaklıyorsa ana Başımızı sokabileceğiniz Bir eviniz var ise analı Tütüyorsa ocakta çorbası O analı yuvalar Mutluluk kokar Eskilerde olduğu gibi, Anamın babamın zamanından Sıcacık tarhana çorbasının Ve bulgur aşının başında Sıkılı yumrukla kırılmış Bir baş acı soğanın eşliğinde Ve yer yaygısı üstünde Tüm aile çoluk-çocuk Altı, yedi, sekiz Bilemedin dokuz kişi birlikte Ebe, dede, hala, teyze, amca, dayı Tek bir sofranın başında Tek bir çanaktan Çorbayı içmenin Bulgur aşını yemenin Tadıdır O yuvada kokan mutluluk Sabah ezanlarıyla kalkarak Taşlı, tozlu, topraklı yollarda Fener eşliğinde Küfelere doldurulup Tek tek şişlere dizilen Tütünün acı kokusudur O yuvada kokan mutluluğunuz Sağlığınız yerindeyse, Ve bir de varsa Başını sokacak bir eviniz Sizi idare edecek bir de işiniz Ele güne muhtaç da değilsen Dudaklarındaki ıslıklara Eşlik ediyorsa türkülerin Türkülerin yanıklığında, sözlerindedir O yuvada kokan mutluluk Erinmiyorsan hiçbir işine Yakıyorsa burun direklerini Damdaki tezek kokuları Ve sütün, yoğurdun üstündeki El gibi yağlı kaynakların tadı Sesleniyor ahırdan Sarıkız Gıdaklıyorsa kümesteki Çilli kız Çıngıraklarını Sallaya sallaya geliyorsa Ak sakallı keçilerin Emeğinin kokusudur O yuvada kokan mutluluk Seviyorsan çoluk çocuk demeden Kadın,erkek, yaşlı, genç, ergen, Etrafındaki tüm insanları Dilinde dolaşıyorsa sevgi sözcükleri Okşuyorsa elin bir yetimin başını Ortak oluyorsan gözyaşlarına Darda kalanın O gözler o yuvada mutluluk kokar Kışın karasında akardı Toprak örtü evimizin üstü Çıkar tepesine damın Yuvarlak silindir taşla Yuvarlardık Kar depreşirdi Çıkar tepesine damın Tahta küreğeçle kürürdük Sobamız gürül gürül Üstünde çayımız şeytan kekiği Pembe çiçekli Yufkamız da var, kel peynirimiz de Kızartır yufkaları Sobanın üzerinde Sürerdik yağları Ekerdik kel peynirleri Sobamızın sıcaklığında Yuvamız mutluluk kokardı İç rahatlığıyla gidiyorsan işine Sevgiyle gönderiyorsan yolculuğuna Ve akşam olunca Sevgiyle dokunursa sana Yareninin gözleri Bahar şenliğiyle Açılıyorsa kapıların Dökülüyorsa senin yoluna Bal kovanından çıkma sözcükler O ev işte Tarif ettiğim gibi Çatısında kiremitleri kırık Duvarları olmuş yarık yarık Tahta kapıları aralıklı Mutluluk kokan yuvalardandır |