ANLATISana senin şarap olduğunu üzüme değinmeden, senin yavru bir kuş olduğunu düşmen gerektiğini bilmeden, denizin orta yerinde suya hasret olduğunu söylemeden, Kara Fatma’nın bir kahraman olduğunu ama önce küçük bir canlı olduğunu öğüt vermeden, gökteki yıldızların sadece senin için olmadığını sana senden sakınarak kulağına fısıldamadan, üçüncü mevkisi olmayan bir trenin sana kardeşinden daha yakın olduğunu annenden saklı kitaplarının arasına gizlemeden, aynaya baktığında sade bir vücuda kafanı yastığa koyduğunda bir masal olsa bile hayatında en az bir masala inanman gerektiğini gayet mücizesiz ruhuna işlemeden, kul değil insan olduğunu bunun bir şiir değil şiirin bir sen olduğunu dizlerine dizmeden boğazından bir suyun akışı gibi yaşamın milyonda bir ihtimal olarak her an bir ihtilal oluşu gibi... İlker ÖZDEMİR |
Saygıalrımla