Ne Kadar
Ne kadar samimisin
Ne kadar hazır Ne kadar gözyaşların yosun tutmuş Ne kadar emanete sadık Ne kadar sevginin kaynağına vakıfsın Ne kadar huzur yeşerttin Ne kadar hiçlik yudumladın teslimiyet çeşmesinden Ne kadar cesaretin var Ne kadar korkaksın Ne kadar derununda sır birikti Ne kadar sırrı fâş ettin, muhâbbet fidelerini kuruttun Ne kadar zulanda kin biriktirdin Ne kadar aptalsın ne kadar avam Ne kadar yol kat ettin, ebedi hüsrana düşünerek Ne kadar palyaçolar gibi maske taşıdın Ne kadar yârine ve yarına koştun Ne kadar yalnızsın ne kadar kalabalık Ne kadar ıstırabın izleri var alnında Ne kadar gönül/vicdan tınını inlettin Ne kadar ilhâm deryasında yüzdürüldün Ne kadar sükûtu kovaladın arsız sokaklarda Ne kadar yürüdün orjinal seherlere Ne kadar âşk liyâkat var huy bestelerinde Ne kadar yorgun bitkin mahzun Mecnûn divânesin Ne kadar yeşil, ne kadar kırmızısın Ne kadar başını koydun ümmetin dertlerine Ne kadar nifak akademilerine parya oldun Ne kadar kulaklarında Gazze’nin çığlıkları Ne kadar Mursi ne kadar Sisi oldun kanlı sokaklara Ne kadar kara iklimin elmas yüzlü çocuklarıyla ağlaştın Ne kadar nefes nefese hû çektin inançsızlık şöleninde Ne kadar derbeder belirsiz ne kadar renksiz Ne kadar kendinle hemdem olup gökkuşağı yüreğini ıslattı Ne kadar havf recâ işaretleri izleyerek ufka yürüdün Ne kadar gerçeğin musikisine mâtem tutup hissiyatın renklerini aksettirdin Ne kadar nefsin rüzgârında savruldun Ne kadar büyük terhisi düşleyip gıpta ettin Ne kadar yitirdiklerini bir Fatiha uzunluğunda öptün Ne kadar şehit mezarlarına öksüz çocukların titrek gözlerine fer oldun Ne kadar uyudun ve ne zaman uyanacaksın Ne kadar ve ne zaman Micingirt Ömer Ekinci Micingirt |