BİR DİLİM EKMEK
BİR DİLİM EKMEK
Yalpalıyordu çocuk yalın ayakları ile ıslak kaldırımlarda saçları darmadağın gözleri düşmüş önüne on on iki yaşlarında belki ama koca bir hayat omuzlarına çökmüş dizilerinden belli elleri nasırlaşmış yüzü on oniki elleri ellisini geçmiş çok çekmiş acılarından belli ayakkabıları yırtık ve oldukça eski zaman mı desem seni kahreden çocuk yok başka bir şey vardı kirpiklerinde sakladığı durdu derin bir nefes aldı nasırlı elleri ile kirli saçlarını toparladı uzakta bir çöp varili vardı baktı baktı baktı sonra yöneldi çöp variline etrafına bakındı kimsecikleri yok karıştırmaya başladı varil sonra bir kaç kuru yarı küflü yarı sağlam ekmek dilimleri buldu gözleri parladı bir an akşamın ala karanlığı çökerken uzaklaştı çöp varilinden ve şehrin dar sokaklarında kayboldu gözden Gezgin_Sair mayıs onbir ikibinondört Avanos |
Kutluyorum