20.04.2008 cuma

Erbaa

SANA YAKIŞIR
Hikayes:

Mustafa çoban
20.4.2008 cuma erbaa
*
Erbaya yeni ğöçtüğüm gün söyledım.
*
Aile dağılmış
Tüm dıstlar kaybedilmiş
Dost sanılanlar birer birer gitmiş
Varlığım horlanmış
Tum imkanlarım elmden alınmış arkası kesılmış.
*
Derin bir ateşte ruhu muazzep
Hayat cehennem vadilerden bir vadiye dönüşmüş.
*
Şiz sevgisiz yaşamanın nasıl bir şey olduğunu bilir misiniz.
Azapların en Çetini işte budur
Allah benim dışımdakilere tattırmasın
Ben yeterim aleme ibret için
*
Bu derin yakarı’dan sonra:
Büyük imkanlara ve rahatla kavuştuğu mun bilinmesini isterim.
*
Ama içim derde öyle alışmış ki sanırım mutluluk biraz da rahatsız etti..
*
Tabii yıllar mutsuz geçince birkaç mutlu gün rahatsız edebiliyor.
*
Halkın gerçek karakterini tanıdıktan sonra
Allah’ın değerini bilmemek imkan sız.
Tek dostum Allah’tan başkası olmadığını anlamamak imkansız.
*
Ben belalardan daha üstün bir öğretmeni görmedim tanımadım.
Yaşamın en müthiş öğretmeni: sebeplerin arkasında gizli olan allamül ğuyub tur

*
Allahu Teala istisna tutalım da
Ama belaları talimatla gönderen yöneten yani perde gerisindeki öğretmen kendisi niçin istisna tutladım.
*
Esasen öğretmenlik sadece ona yakışır
*
Not

Resimdeki yazı: hatalıdır
İntikas kelimesinin inikas olması gerekir

İnikas: aksıne dönmek. Zınddına dönüşmek demektır
*

Yüreğinde zerafete bürünmüş faziletli deruni duygular bulunan her dosta her cana selam

*
Mahpusun olmuşum yıllara tutsak
Esirin olmuşum her bir şey yasak
Zincire vurulmuş eller ve ayak
Bir gözyaşım kalmış sana yakışır
*
Böylesi azabı kimse edemez
Böylesi azap da kimse kalamaz
Kimse kimseye böyle mecnun olamaz
Mecnun’da Ferhat da sana yakışır
*
İçeri dışarı bir olmuş: azap
Cehennem misali azabu kezzab
Kimse olamaz ya böylesi haklı
Haklılık daimi sana yakışır.
*
Eridi bitiyor içte ne varsa..
Her yere saçılmış benden bir parça
Yerde gökte yaratılmış ne varsa
Kulun kölen olmaları sana yakışır
*
Mustafa mecnun’dan olmuş bin beter
Sineye saklanan jiletler keser.
Yaşam deli Rüzgar durmadan eser
Yaprağa benzetmek sana yakışır
*
Ne takat ne arzu: tükenmiş bitmiş.
Benliğim tükenmiş erimiş gitmiş.
Eli olan Sille atıp yol etmiş
Böyle hükmeylemek sana yakışır.
*
Şu an ağlama da içim çocukça..
Şu an dağlanmak ta içim Ocak;ça
Sana davransamda kahpe alçakça
Şeref te insaf ta sana yakışır.
*
Üstümdeki başımı? taşmı.?bilemem.
Gözümdeki kanmı yaş mı bilemem.
Küfür mü iman mı bu hal bilemem
Ona hükmeylemek sana yakışır.
*
Sadece dertliyim.;şikayet değil..
Bu Bir ağlayış tır; itiraz değil..
Zevkini unutmuş gönül yaşamın
(Böylesi yaşamak) sana yakışır.
*
Sen de ben de biliriz şu gönlüm nasıl
Her şey bahaneydi aşkındı asıl...
Bugünler songünler mevsimson fasıl
Hoşça yol eylemek sana yakışır..

Allahım sana yakışır.