Unutmayı Unutmak
Ezbere bildiğim sesini, unutuyor gibiyim şu sıralar.
Ne kadar anımız varsa seninle, siliniyor gibi hafızamdan. Gözlerini hatırlamaya çalıştığım zamanlar bile oluyor bazen. Üzülüyor, hüzünlenmeye başlıyorum sonrasında. Zamanla unutuyor olmak seni, Hatırlayamamak eskisi gibi. Eksik yarım kalmak gibi, Viraneye dönmüş yerle bir olmuş şehir gibi, Tutmayan el, görmeyen göz gibi.. Beklemek faslınıda geçtim artık ben, Beklemiyorum artık umutla seni. Söküp attım içimden sana dair büyüttüğüm bütün umutları. Ve zannediyorum ki yeni şimdi anlamaya başladım ben, Beni de benden alıp, sonsuza dek gittiğini. Bir günlük hatırın bile kalmadı artık bende, Kırk yıllık hatırların aksine. Hem zaten, bir fincan kahve içmişliğimiz dahi olmadı seninle. Eskisi gibi bakmıyorum artık fotoğraflarına. Baktıkça, aşık olmuyorum mesela her defasında. Her bir zerrem her bir zerrenden nefret etmeye başlıyor, Her bir zerrem her bir zerrene aşık diyen şaire meydan okurcasına. Ve yazmıyor artık kalemim seni, Sana dair hiçbir şeyi. Eskiden yetmezken kalemler anlatmaya seni, Eksik kalırken mürekkepler. Gel gör ki yetemez oldu şimdi silgiler. Silmeye seni, sana dair her şeyi.. |