MOR SÜMBÜL CADDESİ
Mor Sümbül Caddesi
Karmaşık yılların nefesi işledi çizgileri yüreğime. Buzlu esintiler ağaç dallarını keser, yontardı o zamanlar. Bir karışıklık oluşurdu caddelerin işlekliğiyle. Bir Mezopotamya başlardı Avrupada. Ve sosyeteler dökülürdü hamamlara. Yüzler tayfasının en zengin kişilikleriyle tanışıp. Sigaraları söndürürdük sayfalarda. Bir kuş uçardı sislerde ve yerde. Ben bunu görürdüm, bilmem. Kafa taşı yağmurları başlardı akşamları. Kursağında haramlar dolu denizlerin ve boğazların. Hani derdim mailer, nerde Maviler? Ayın birinci günüydü öyle hatırlarım. Önce sevmeyi öğrenmiş ve yürümeye başlamıştım dar sokakları. Nisan aylarının bu denli güzelliğini yürüdükçe fark etmiştim. Bahar nisanlarla başlamıştı. Mezarlıkların gecesine denk gelişleri hatırlarım şimdi. Sokakları gezdiğimiz Çapalanmış yollarda. İçimizdeki korkuların tenlerimize değişlerini. Kıvırcık kafalarda toplardık. Ah aklım! Gemilerden geçer suya dökülür. Yedi yılın en karanlık ayına denk gelince. Mevsimler aşka körelir. Ben bunu öğrenince yüzonüç gün geçmiş olurdu. Kulakların duymadığı hisler anlatıldı çok sonraları. Sevilmeyi öğrendim. Ramazan gecesi gözlerinin parlamasını gördüm. Karanlığın ve rüyaların aynı sahnede rol alışını. En güzel seninle izlerdim. Mor sümbül caddesinde. |
Tebrik ve saygıyla şair