İstanbul’a S/övgüI Dengemi bozuyor bu İstanbul Kötü ediyor beni Belli belirsiz ekseni Üstelik / gözümün ucu deniz II Vakit er Ürkek bir güvercin Kadıköy Pazar yalnızlığını yaşıyor Çay büfelerinde hasır tabureler Yolcu çekmiyor canı yolcu motorlarının Aynı rıhtıma baş koymuş hepsi / uykuda Uzakta / günün ilk ışıklarıyla yıkanmış Tertemiz bir orman seriyor kıyılarına Sevdalılara tutkun Heybeliada Çapkın bir türküde ve son dublesinde Kalamış Güneş düşüyor yorgun gözkapaklarıma Tok bir sesin tınıları ve yüzü mimar çizgili kız Kadrolu yalnızlığıma D o k u n m a y ı n b a n a / ı s l a n ı r s ı n ı z III Kavuşmaların ya da ayrılıkların telaşında Yüreği uykulu Harem iskelesi Gözyaşı boğazın boynunda Kızkulesi Marmara’ya salındı salınacak Bu yüzden korkular içinde üşüyor Salacak IV Sonra geçimsiz sokaklarıyla Beyoğlu Şarkı bitmesin diye ağlayan ud Issızlarda gezinen ıssız hıçkırık Kilisede hükümsüz dua Bir kapı aralığında Üç kuruş için Ney’inde soluyan adam Giysisi ayrılık Yüzümde dingin ıhlamur kokusu Çocukluğumdan geçen tranvay Karşı kıyıdan ışığı taşıyan su Yaratıcılığı gecenin Ve gözlerine düşen ay tohumunun Bende kalmadın hiç A ş k ş a r k ı l a r ı / o n u n b u n u n Üstümüze yağmurlu bir gün çizen Siyah bulutların etekleri A y r ı k a l d ı r ı m l a r d a g e z i n e n Ö l ü y ü r e k l i i n s a n t e k l e r i V (ara düşünce) An’la an arasında köprüyken zaman Bir deniz şiiri takıp koluma Çekip gitmek denizlere / k a r a nın bittiği yere Bir kaç aşina koku Eski arşivlerden bir kaç mutlu kare Bir iki sıcak söz fi tarihinden Ve mecburen parmak izleri Teninden VI Bilirim y ö n s ü z yaşar bu şehir K a ç ş e h i r g e ç e r t e k s o k a ğ ı n d a n Doğma büyüme bu kentli gibi Arsız ve yılışık ihanetleri Geçer her yere gidilen / Her yerden gelinen meydanlarından Oysa Rengi bakir gecede K ö r b i r r e n k t i r y a l n ı z l ı k Hüzün yırtığı umudu kırık her seste Kıssadan hisse: Y a b e n m a p u s d a m ı n d a y ı m Y a İ s t a n b u l k a f e s t e .. |