2
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
958
Okunma
Canım Sahram,
Hasretlik acısına kalbim yenik düştü
Bir hastanenin acilindeyim şu anda…
Elimde resmin
Gözlerimse tavanda…
Dilimde kelimeyi şahadet
Hayalinse karşımda…
Şeytan mısın melek misin bilmiyorum ya?
Sana hasret gidiyorum bu dünyadan…
Üç beş doktor birikmişler başıma
Birbirlerine bakıp zavallım gençmiş diyorlar…
Biri eliyle üç diğeri beşi işaret ediyor…
Üç gün sonraysa bayram…
Ölümü bekliyorum
Düğünü bekler gibi…
Bu bayram sensizlik acısı çökmeyecek içime
Bu bayram hasretinden çaresiz kalmayacağım…
İlk defa bu bayram ağlamayacağım…
Korkmuyorum ölümden
Ölümden korkmuyorum Sahra’m
Sensizlikten kortluğum kadar…
Ölüm son değildir inananlara
Yeni bir hayatın başlangıcıdır…
Beklide o hayatta sen varsın
Kavuşmak artık mahşerde…
Seni çok seviyorum sahra’m
Bu can bu bedenle senin sevginle ayrılıyor
Hasretinden yanarak…
Sana iyi bayramlar gülüm
Sana iyi bayramlar…
Gözlerinden aniden yaşlar düşerse sebepsizce
Bil ki o an topraktayım…
Canım Sahra’m
Koma halindeyim şu anda
Sensiz senli hayaller görüyorum yarı karanlık…
Yoğun bakım diyorlar adına
Her yanım kablo…
Sen diye atan hücrelerime iğneler saplı…
Adın dökülüyor dudaklarımdan
Hasret kokan cümlelerle…
Sahra’m
Gel ne olursun
Gel diyorum…
Gök sanki o anda üzerime düşüyor…
Kutup soğuğunda donuyor bedenim…
Ölüm hali soğuk
Tıpkı yokluğun gibi…
Doktorlar Sahra kimse onu bulun diyorlar
Son arzusu
Son isteği adamın…
Yok diyorlar öyle biri
Yok…
Nerden bilecekler gülüm
Bir benim beynimde, bir senin beyninde
Birde Allah biliyor…
Son nefesimde ne geliyor aklıma biliyor musun aşkım?
Hani son konuşmamızda demiştin ya ağlayarak
Bilsem ki ölümüm olacak senin için düşeceğim yollara…
Belki düştün yollara
Belki daha vakit var…
Benimse ömrün vefa etmedi
Affet gülüm
Affet…
Elveda dünyam…
Elveda Sahra’m…
Yılmaz Çelik
Not: Şiir ve anlatılanlar kurgudan ibarettir
5.0
100% (4)