7. KABİR
Vâsıf’tan olduk...
Ayşe’den doğduk... Allah’ın emriyle, bu fâni dünyâ’da var olduk... Dünyâ pazarına geldik... Birazcık eğlendik ... Ancak bir parça kefen, satın alabildik... Bir de günah ve sevap... Bedâvadan kazandık ... Bir baktın, göçtük âhiret diyârına... Hiç anlamadık... Kuruldu tahta teneşir, üleştirim... Yıkandı âciz bedenim... Kefenlendi cesedim... Konuldu karanlık mezara... Şimdi neyleyim?... İnsanlar ise, şöyle dedi arkamdan: Mâ ehhar? Ne bıraktı? Bu adam!... Melekler ise, şunu sordu: Mâ kaddem? Ne getirdi?... Gel bi’ bakalım, yakından!... Geldiler, Münker ile Nekir... İmtihan melekleri... Şimşekler içinde... Zat-ı âlileri... Men rabbuke?... Ve men nebiyyüke?... Ve ma dînüke?... Sual ettiler birden bire... O iki büyük melâike... Korkudan çenem kilitlenmiş idi... Çok şükür, Rabbim izin verdi... Rabbim Allah... Celle celâlühû!... Dînim, İslâm-ı mübîn!... Elhamdü lillâh!... Hû!... Peygamberim, Hz. Muhammed, Aleyhi’s-salâtü ve’s-selâm!... Hû!... Diyerek, tüm gücümle haykırdım... Hû!... Açıldı o an, gözümün önünde, bâdehu... Bir cennet bahçesi... Âhû... Kurulmuştu orada, Bir saray ile altun tahtım... Hû!... Selam ederdi orada... Hazretleri... Ulü’l-Azm peygamberleri... Komşum idi, sevgili Peygamberim... Çok şükür!... Nasip etti Rabbim... Dünya’da hidayeti... El-hamdü lillah... Nasip eder inşâllah, Âhiret’te de rahmeti... er-Rahim... Ey cân-ı gönül!... Teslim ol, yüce Rabbine!... Sen de bir gün elbette, Göçedeceksin, ebedî evine!... Gâfil olma, ey canım!... Aklet bu hakîkatı, cancağzım!... Kurtar kendi canını!... Görmeden önce, kabir azâbını... Her dâim Allah’ın gazâbından korun, O da, bu duâ ile, inşallah mümkün... Allahümme innî eûzü bike min azâbi’l-kabr. Ve min azâbi cehennem... Ancak Sana Allahım!...Sığınırım cân-ı yürekten, Kabir ve cehennem azâbından, sakınırım ben... Es-Selam ile selâmet bulasın... Er-Rahman ile rahmet bulasın... İman ile cennete giresin... Duâ et Rabbine, ey mü’min!... Âmin, vesselam... (Mart, 2020) ......... Sual (arab.) – soru. İslam-ı mübin (arab.) – apaçık ve kolay anlaşılan İslam dini. Hû, Hüve (arab.islm.) – O (Allah, celle celâlühû). Bâdehu (arab.) – ondan sonra, daha sonra. Âhû (fars.) – güzel mi güzel. Ulu’l-Azm Peygamberleri – beş büyük peygamberler: Nuh, İbrahim, Musa, İsa ve Muhammed (s.a.e.). Hidayet (arab.) – doğruyu bulmak, doğru yola erişmek. Ebedi (arab.) – sonsuz. Aklet (arab.turk.) – düşün. Azab (arab.) – ceza. Kabir ve cehennem azabı. |