Kapının girişine oturmuşsun..
Ürkek..yılgın ve bezgin
Gözlerin be hocam..
Nemli, yumuk..yumuk
Dudakların gülümsemeye meyilli..
Bir haber..bir umut seninkisi..
Postacı göründü. ..uzaktan
Şimdi gülmenin tam zamanı..

Haber postacının kaşlarında..
Çatık mı ne..
Belli hayra değil..
Nasıl anladıysa anladı..
Tedirgin..kararsız..
Hadi hayırlısı ..aç bakalım..
Yine vuslata takılmış..
Yine hasrete yazılmış..
Mektup be hocam..tamda gönül yarası

Yine çiçekler öksüz açacak..
Yine uykuların kaçacak..
Yaprak erken solacak..
Yağmur zamansız yağacak...
Ah ve hocam..
Otur pencere kenarı..
Ufka daldır kadehini..
Bir ayrılık şarkısı mırıldan..
Ahmet kayadan..mujganla biz diye..
Birde doldur ağzını..tıka basa.
Küfürün bini bir para
Duygular katran karası..

Hadi be hocam..yenile cigaranı..
Doldur kadehi..
Umut Kaf dağında değil..
Umut İstanbul sokağında..
Kız kulesinde...Galata’da..Beyoğlu’nda
Fabrikada..atelyede..
Gelir be hocam..
Umut iki kadeh arası...

Ateş böcekleri..yarasalar..
Oynaşırken kara gecelerde
Kıpraşır özlem ..
Yakar..duble..yutamazsın..
Düğümlenir hıçkırığın boğazında
Söz kurur ağzında..
Susarsın..başın düşer omzuna..
Umut hocam..umut neresi..

Ben de bekledim yıllarca..
Saati durdurdum gecelerce..
Ayla kavgam oldu..
Yıldızlara postam..
Gün erken doğsun diye..
Güneşten erken uyandığım oldu.
Kaç araba saydım..kaç yolcuyu gözledim..
Hiç biri benzemedi beklediğime..
Hala bekliyorum zamansız.
Senin hasretin..benim hasretimin darası hocam...
H. Işık. 11/3/21