KIZILELMA DİLLERDEDİR
Manzarasına doyulmaz yardibi sazı
Mantar toplarlar Anası, gelini ,kızı Masmavi gölleri yüzer ördeği kazı Yayla düzünde yayılır koyunla kuzu Dik yamaçdır zoraki çıkılır yarbaşı Soğuk suların buz gibi sanki gözyaşı Değerlidir işlenirse toprağı taşı Kızılelma dillerdedir söylenir marşı Sana geri dönmektir herkesin hevesi Dualar okunuyor ziyaret tepesi Yazın yeşildir kışın beyaz giyer fesi Sivas’ın Ordu’ya sınır olan yöresi Köyümüzün muhteşem güzelliği vardır Arazisi çok genişdir yolları dardır Yorulursun yaya gezersen tepe bayır İnsanları yapıyor her köşeye hayır Güneylerine yağan kar bir türlü tutmaz Kuşlar cıvıl-cıvıl öter Baykuşlar ötmez Temizdir havası kimse ilaç hap yutmaz Çalışır hep genci yaşlısı sabah yatmaz Yaz gelince Kızılelma köyde toplanır Akan derelerde taştan taşa hoplanır Boş olanlar dibek dibeğinde toplanır Bahçelerde fasulyeye sırık saplanır Ağcapınar, Çataltepe yemyeşil orman Orakla biçerlerdi yaparlardı harman Soğuk su temiz hava verir kuvvet derman Fatih Sultan verdi yayla düzünde ferman Buz gibi soğuktur suyu göllerden akar Kızılelma’nın manzarası beni yakar Seyredenler ona hep hayranlıkla bakar Çalışkandır insanları çoğu zanaatkar Milli duyguları olup, her zaman coşar Kim dara düşse hemen yardımına koşar Genci istikbal için gurbet ele kaçar Çalışmayan Tembeli yan gelerek yatar Öküzleri çifte çekerlerdi kızağa Rızık aramaya, gider gayet uzağa Can’ı gönülden sever yurdunu bilhassa Ara sırada kalp kırmalar da olmasa Güz gelince tarlalara saban sürülür Arpa ,Yulaf, Buğday tarlalara ekilir Temmuz ayı gelince orakla biçilir Harmanlar da kollu patozlara çekilir Dik yokuştur yolu çıkmaz araba Çatak Orta mahalle bazen olur çamur batak Asarcık , Düzkeseği gönülden mi atak Atamızdan yadigar niye boşa satak Kızılelma’ya cennet diyorlar gidenler Bey oldular çoban olup davar güdenler Dünya’ya dağıldılar yetişen fidanlar Hayallere dalar her an dönmek arzular |
Kaleminiz yüreğiniz var olsun.
__________ Selamlar Sevgiler.