Çaresiz gariban kimi görürsen
Onlara bir hatır sormadan gitme
Selam Allahın’dır ve de sünnettir
Kibir edip selam vermeden gitme

En yakının eğer kuyun eşerse
Yinede dikkat et sabrın taşarsa
Babayın yurduna yolun düşerse
Viran olsa bile görmeden gitme

Çile çeken insan oluyor yorgun
Çektiren sebebe gönülden dargın
Ezgin üzgün nice, yürekler kırgın
Kırık gönülleri dermeden gitme

Eli öptürürler eğilir isen
Eğdirirler omurgalı degilsen
Tesadüf sohbetin üstüne gelsen
Dostun meclisine girmeden gitme

Sabreyle içinde kalmasın güman
Her şeyin ilacı derler hep zaman
Yolun uzun ondan mola ver aman
Yorulursan otur durmadan gitme

Yanlışı olmaz ki, halis bir kulsa
Hayır öğüt et sen yanına gelse
Haksız olan biri, Baban da olsa
Hatasını söyle yermeden gitme

Çalanı görüp te, banane derse
Devletin malını haksızca yerse
VATAN’A ihanet, eden kim varsa
Okkalı bir tokat vurmadan gitme

Gafil avlar düşman seni teklerse
Korkma savaş, düşmanların oklarsa
Yaralı bir kimse, yardım beklerse
Merhemin var ise sürmeden gitme

Bazı şeyler hikmet bazısı giz’miş
Biz dogmadan mevlam kaderi yazmış
Duyduysan dostuyun yarası azmış
Dostun yarasını sarmadan gitme

Kul Hazır derdine derdi ekler hep
Yavaş yavaş yüreginden tekler hep
Oğul uşak bizden yardım bekler hep
Onlara bir yuva kurmadan gitme
Onların yuvasın kurmadan gitme

Nuh Ali Berk
(Kul Hazır)