Hayvanları genellikle severim amma
Ne HALK’ın başında ötüp duran yalancı kuşu sevdim
Ne de SAADET’in çatısına tünemiş yaşlı baykuşu sevdim Yiğit dediğinin lafı tok, alnı AK, LAMBA gibi ışığı olmalı Yanında yöresinde çakaldan değil KURT’tan yoldaşı olmalı Sahibine hırlayan İP’ini koparmış itleri hiç sevmedim Üniversitenin başına konaklamış LGBT’li bitleri de sevmedim Kurdun sesini severim ama sevmem dağdaki çakalın sesini Pek sevmem yurdumda yaşayan yılanın, çıyanın nefesini Ne RUS ayısını severim ne de KAFKASYA’daki sadık köpeğini Ne AMERİKA’n çöllerinde gezen şaşkın ARABİSTAN devesini Ne Amerikan FİL’ine sempati duyarım ne de başa geçen EŞEĞİNE DEMOKRASİ kemiğine kuyruk sallayıp yalanan buradaki KÖPEĞİNE Çınarı sevdim ama GELECEK rüzgârda savrulan YAPRAK’larını sevmedim Halkın derdine DEVA olsun diye bir damla su verenini görmedim |