NE YAPSIN BU DELİ ÇOCUK?!
NE YAPSIN BU DELİ ÇOCUK?!
Gözün misket billûr topu Yüzünde mis kokulu gül Ak ellerin bir kartopu Ne yapsın bu deli gönül? Dağlarıma kar düşünce Yüreğime kor düşünce Karlar eriyip gidince Ne yapsın bu deli gönül?! Mor dağlardan bir çığ koptu Bir baktım ceylanım yoktu Buram buram hasret çöktü Ne yapsın deli gönül?! Başım duman efkâr hüzün Gözümden gitmiyor gözün Ciğerime çöktü közün Ne yapsın bu deli gönül?! *** Gittiğin o günden beri Yakıp kül etttin sen beni (Yakıp kül ettin her yeri) Söyle ey gül yüzlü peri Ne yapsın bu deli gönül?! Bir lokma bir yudumcuksun Dalında gül tomurcuksun Gözleri billûr boncuksun ( Gözleri boncuk boncuksun) Ne yapsın bu deli gönül?! Kar içinde kar gülümsün Yüreğimde kor gülümsün Mor giyinmiş sümbülümsün ( Çiğdem çiçek sümbülümsün) Ne yapsın bu deli gönül ?! Şaban AKTAŞ 21.01.2021 - 15.04 Görrrsel: Abdullah Kıldan &Gündoğmuş grubu (tarafımca bestelenmiştir linkten dinyebilirsiniz) /saban.aktas3/posts/10219079649562339 ZİYA/DESİYLE AŞK Aşk ile pişen yürekte Çelikleşen bir irade Eğilip bükülmek bilmez Ateşi Hak’tan ziyâ de Aşk kendini aşan güçtür Göz bendinden taşan kıştır Sevgi dolu bir bakıştır İnanılmaz düş rüyâ de Düşlerimin rüyâ gülü Gönül şakıyan bülbülü Toz duman savrulan külü Yürek savaşçı piyade Bitmek bilmeyen bir savaş Sona geldi yavaş yavaş Sil gözümü dinsin bu yaş Sarmaş dolaş gül dünyada Yürekte hep aynı ritim Sen yok isen öksüz yetim Aşkım benim hürriyetim Zürriyetimden ziyade Aktaş al eline sazı Bülbülün dilde avazı Vur göğsüne bazı bazı Tel zülüften gül ziyade Şaban AKTAŞ 21.01.2021- 13.22 ARDIŞIK İKİ ŞİİR Türül türül tüten Elimde kokusu Sevgi ile dostluk Belki bir tutam ottur Toprakta tohum Saksıda çicek Güneşte uyanan Aşk dolu ruhum Dal taş yosun Ekmek aş ve su Gece ile gündüz Var iken yoksun Havadaki kuş Aklım Arapsaçı Tavada yumurta Var ve yok oluş.. *** AT ELİNDEN ŞU KALEMİ At elinden şu kalemi Yaza yaza bitmedi mi Gez dolaş seyret âlemi Can bedenden gitmedi mi?! Kaç gün ömrün kaldı şurda Bak bir ayağın çukurda Yem olup da kuşa kurda Toprak olup gitmedin mi?! Aşka düştü gönül gözün Yandı güneşinde özün Söylemedin mi son sözün Kül olup da bitmedin mi?! Yanar iken pervaneler Döner durur divaneler Boşlukta tüm avareler Yanar iken tütmedin mi?! Bitmek bilmeyen savaşla Aç susuz bitti gün aşkla Hayata yeniden başla Toz olup da yitmedin mi?! Gezdin güneş ile ayda El zengin olmuş ne fayda Oturup da bir sarayda Bir lokmacık yutmadın mı?! "Getir abi!" " Al, ver abi ye!" Şeker lokum kurabiye "Bana çıktı ikramiye!" İkram(d)iye yutmadın mı?! Söyledin her tür kelâmı Yetsin artık at kalemi Gezdin dolaştın âlemi Gönlünü hoş tutmadın mı?! Şaban AKTAŞ 21.01.2021 - 15.37- 17.34 ÇATALYÜREK GÖNÜL PİŞTİSİ Ah bu ten yangını sen yangınıdır Sözcüklerim yine uçtu havada Sen de "Yanar" isen "Senben" yangını Sensiz yanan yürek yok bu tavada Varsa her aşkın "Bir" cinnet noktası Yanıyor yüreğim cennet ortası "Daha fazla ışık" aşkın rotası Yalnız aşk ve ateş var bu dünyada Uçuşan sözcükler uçuşan düşler Aşk alev çıngısı g/özünden düşer Boşa mı cennetten sürgün yemişler Adem Havva çıplak; şehvet orada Gönül deryasında aşk kadırgası Aşkın burgacında ten kaburgası Adem’le Havva’nın son kasırgası Burgaçlı bir yılan Yasak Elma’da Şehvet o yılanlı "Elma Ağacı" Sihirli zehiri aşk ile bac’ı Sarılamayana düşen o acı; Yâr olup da yatmak var bu rüyâda Adem’in Havva’sı derdine deva Benim gül yüreğim külüne reva Gülsüz olur mu hiç bu sıcak yuva Çatalyürekler bir pişti(?) tavada Beynim tel tel yine tutuştu birden Ark yapan nörönlar aşk ile nurdan Çifte kumruların dilinde kurdan Tene düşen ateş, aşk var yuvada Aktaş için dışın düşünde alev Aşk diledin Hak’tan ateşi de sev Ateşi aşk dilde bir ejderha dev Hiç sönmeyen alev yanar Hava’da(?) Şaban AKTAŞ 21.01.2021 - 09.00 Görsel: Şaban AKTAŞ AŞK SÜRGÜNÜ Daldaki tomurcuk yaşam sürgünü Gönlünde aşk ile yaşarsan günü Yalnız yanan yürek biliyor bunu Yanmadan açılmaz bu gönül gözü Özsuyu gövdeden dala yürüyen Dalda çiçek güldür al da görünen Arı ise bala uçup sürünen Dilsiz tozlaşmıyor yaşamın özü Dal ucunda sürgün dirim konisi Hava toprak ateş sudur konusu Güneşe giden yol aşktır doğrusu Kaynağı gün ışık, cânânın gözü... Gönül gözü ile baktım dallara Girdim çıktım türlü türlü hallere Gel de bunu anlat gonca güllere Yelleri estiren dilberin gözü Şaban AKTAŞ 21.01.2021 - 09.21 Şaban Aktaş, AŞKIN KORONA ÇAĞI albümüne yeni bir fotoğraf ekledi. 7 Kasım 2020 · Gecelerde yorgun argın Uzandığım yerde kaldım Gönlüm gözlerine vurgun Uyurken düşüne daldım?! Uyu güzel bensiz uyu Ay’lı gecelerde büyü Gözlerin bir derin kuyu Bakınca tutuldum kaldım Sen misin ağartan tanı Okundu sabah ezanı Kaynayan güneş kazanı İçtim öyle kalakaldım. Şaban AKTAŞ 07.11.2020 - 02.41 YUVASIZ KUŞLAR Her insanın derdi türlü türlüdür Bu kadar derde can nasıl dayansın Her dert parça parça alır götürür O sonsuz uykudan nasıl uyansın?! Dağılan yuvadan ayrılan kuşlar Her biri bir dağda can karındaşlar Karlı boran duman oy kara kışlar Anasız yuvasız nasıl dayansın?! Can cana canândır canı mesteden Şefkatle merhamet candan dost eden İnsanın canına insan kasteden Hallar gözönünde ayân beyânsın Anadan babadan ayrı düşünce Yola bakan insan sayrı düşünce Yürek her gün ayrı kora düşünce Cehennem bu dünya nasıl da/yansın?! Şaban AKTAŞ 21.01.2015 GÖRGÜSÜZ KUŞLAR Tepeden tırnağa baskı ve zulüm Nasıl örgütlenir, öğrettiler bize; TBMM’inde! Duysak bile inanmazdık, İnanamazdık Görmeseydik gözlerimiz ile; Tüm milletin gözünün önünde Gazi Mustafa Kemal’in Yüce meclisinde oldu bunlar(!) Boşuna oy vermemişiz; Bir şeyler öğrendik yine(!) Nasıl yumruk atılır Nasıl kırılır, susturulur çene Nasıl b/oyun bükülür Öğrendik ince ince! Biz de aynısını yapacağız Onlar çıkıp meydanlara Bizden oy istemeye gelince! ’’Görgülü kuşlar gördüğünü işler Görgüsüz kuşlar yuvasını taşlar!’’ Gördüğümüzü yapamaz isek Yazıklar olsun hepimize(!) Şaban AKTAŞ 21.01.2017- 09.55 YAKIŞTIK Ben bu sabah çok mutluyum Güneş açtı yüzümde Ben gülünce dünyam güler Gecem de, gündüzüm de Ne ağrım kalmış ne sızım Midem yerli yerinde Yalnız ruhum konuşuyor Tenhayım, sessiz sedasızım *** Kırmızı beyaz yakıştı bana Mavi gülümsün, ilk aşkımsın Songüzümde geldin Sen bana yapıştın ben sana!.. Sarım sarım sarılırsın Sarılmasam darılırsın Mavilere karılırsın Denizce baktım sana! Terkettik eski evleri Yeni bir dünya evine girdik Mutluyuz çok şükür Onbir yılı devirdik... Şaban AKTAŞ 21.01.2017 VAHŞİ İLE EVCİL Tilki girdiyse kümese Acımadan çek vur şunu Canına kasteden kimse Acımadan çek kurşunu! Mal canın yongası derler Hırsızlar malı severler Vurmazsan seni de yerler Çakallara çek kurşunu! Kurt saldırınca sürüye Bakmaz ölüye diriye Ne ileri ne geriye Koltuğundan çek vur şunu! Kurt sürünün baş belası Karlı boran çok telaşı Vur da deşilsin talaşı Kan dökene çek kurşunu! Şaban Aktaş 21.01.2017 ADIN VENÜS Aşktan geriye kocaman bir gökyüzü bulutlarla hüzün ve bir avuç tuzun kaldı Bakıp gül dudağına kim düşerse ağına hiç şansı yok ne soluna kıpırdayabilir ne sağına aşk insanı yutar, sarar kendi yumağına... Sınırsız bir özgürlük seni ben yapan benliğim işledi kanına; adın Venüs; böcekkapan büyüleyici bir çiçeksin sen! Şaban AKTAŞ 21.01.2017 Şaban AktaşHaiku Atölyesi 21 Ocak 2018 · DENİZ A(Y)NASI Işıkla suda Gümüş kaynattı güneş Sır tuttu deniz. Fotoğraf: Şaban AKTAŞ Gelidonya Burnu, Beşadalar KUMLUCA - ADRASAN - ANTALYA - TR 21 Ocak 2019 · Herkese Açık ile paylaşılıyor DOĞUM SANCISI Bulutların altında bir dünya var Uçsak üstünde bulutların Üstünde yepyeni dünyalar "Yer Dediğin Göğün İçinde" * Ne içim içime Ne dışım dışıma sığar Patlasa yüreğim volkan gibi Alt üst olur darmadağın Dar gelir bana dünya İçimde yıldızlar güneşler doğar Şaban AKTAŞ 21.01.2019 - 12.15 ( *) Yer Dediğin Göğün İçinde , Salih MerCanoğlu / Şiir Kitabı albümüne 299 yeni fotoğraf ekledi. 20 Ocak 2019 · ANADOLU YOLLARINDA Kaç şafak ağarttım Kaç gün batırdım; Bir nefes çektim derin Yumdum gözlerimi Anılar kare kare Bir uçtan Bir uca Anadolu Bilmesem de her lisanı Sevdim yürekten Cana yakın her insanı Yaşadım dolu dolu... Taşlarında tarih oldum Sularında balık Havada bulut Geldim gidiyorum... Bitiremedim daha yolu Irmak boylarında Dağbaşlarında Salkımsöğüt ağaçları Salınan saçları Nasıl unuturum Gün doğarken, Gün batarken Seyrettiğim yamaçları Köprüleri, kemerleri Nakışlı mermer taşları Göğsüme işlenmiş İçlenmiş aşkları.. İpekyolu’nda kervanlar Kervansaraylar, hanlar Taçkapıdan girmişim Kaç kapıdan çıkmışım Ortasına bedestanın Neyim var Neyim yok İpek mendil serer gibi Yürekten dil sermişim, Saçları tel tel ipek Ebruli ibrişim Aygüzeli bir kıza Mavi sularda Acı ile gönül vermişim. Ay yüzlü sevgili Her şey bir yana Sen bir yanasın; Düne yakın Güne yakın Ak eline kına yakın Ben bir yandım Sen iki yanasın Gözümde gözün Anadolu yollarında Hâlâ sevildiğini Yaz kıyısına yüreğinin Unutma sakın... Sensiz yollar uzar gider Tuz Gölüne tuza gider Bu kış yine gelmedin sen Yenibahar yaza gider Geçemedim düz ovayı İçim sızlayı sızlayı Serabını tuza bandım Yolun gözleyi gözleyi; Taçkapılı bir bedestan Nakış nakış dile destan Taş diye bastım bağrıma Seni keder ile yastan Gez dünyayı gör Konya’yı Aşkla yanan Mevlana’yı Tuz gölünü gel bana sor Gözüm damlayı damlayı Bir kuyruklu yıldız uçar Benden hüzün alır geçer Kapkaranlık zifir gece Gözlerim tek seni seçer Iradı yollar ıradı Saçını rüzgâr taradı Yıldızlardan taç yaptırsam Yoktur aşkımın muradı Kahır zehir dert içinde Tükenmek bilmez bir çile Yıldız kayar ise gökten Beni ahiretlik dile!.. Şaban AKTAŞ 21.01.2019 - 00.35 .. 21 Ocak 2019 · · Herkese Açık ile paylaşılıyor BİZ DÜNYAYI HOR KULLANDIK Biz dünyayı hor kullandık Bilemedik kıymetini Hiç tükenmeyecek sandık Kuruttuk her nimetini Dağların başını kestik ’’Dur!’’ diyeni vurduk astık Karışma dediler sustuk Yok saydık adaletini?! Derelere baraj yaptık HES dediler hisse kaptık Yalnızca paraya taptık Gördük tüm sefaletini! Türlü çiçek açmaz oldu Arıları uçmaz oldu Pelikanlar geçmez oldu Tükettik habitatını! Silah fabrikası kurduk Füzeler patllattık durduk Kudurduk ki tam kudurduk Hiçe saydık kudretini?! Rabbenayla hep sana mı Her canlı her her insana mı Bir gün deprem tsunami Görürsün kıyametini! Şaban AKTAŞ 21.01.2019 21 Ocak 2019 · BESİN KAYNAKLARI Kahvaltılık deyince İlk akla gelen Peynir zeytin Canının kıymetini Ağzının tadını bilen Koyun keçi İnek beslesin Kesmesin Kestirmesin zeytinleri Et süt tereyağı Balı kaymağı Bunlar halkın Başta gelen Besin kaynağı Çor çocuk, Fakir fukara Bol döküm yesin ki Boyversin nes’li milletin Sırtı yere gelmesin! Şaban AKTAŞ 21.01.2019 - 19.58 21 Ocak 2019 · DAĞ OLSA BİLE?! Yediğim içtiğim sinmiyor içe Dert oldu içime çektiğim çile Kolay kolay devrilir mi idim ben Dayanmaz derdime dağ olsa bile! Yıllar yılı sabır ile bekledim Eksiği gediği bir bir denkledim; Suçu günâhı kendime yükledim Aşar idim zoru dağ olsa bile! Dost diye bildiğim belimi büktü Yâr diye bildiğim vefasız çıktı Gülümden ayrılık yakıp da yıktı Dayanmazdı karlı dağ olsa bile! Bir yanı kapatsam bir yanı taşar Dert büyür içimde bendini aşar Aşk derdine düşen tez günde düşer Yakılıp yıkılır bağ olsa bile! Yine de halime bin şükür olsun Dilimde ne isyan ne küfür olsun Kötülüğü yapan Allah’tan bulsun Dayanmaz ahıma dağ olsa bile! Aktaş dertli baba bir cefakâr kul Ayrılık aşk ile en yüksekokul Kötülükten kaçın iyiye sokul Kötülük bal ile yağ olsa bile! Şaban AKTAŞ 21.01.2019 - 21.11 Fotoğraf: Aspendos Sonbahar 2018 fotoğraf ekledi. 21 Ocak 2019 · VARLIK YOKLUK Sordum fırıncıya -Un var mı sizde -Var abi -Kaça? -Kilosu üç lira - Nasıl un, buğday unu mu?! -Tam buğday unu değil Normal beyaz un! -O zaman kalsın! .. Düşündüm şöyle bir Un deyince akla ne gelir Buğday unu değil ise Ne unu peki?! Her undan yapılan Her ekmek yenir mi, Karnı doyar mı Yeterince insan Dengeli beslenir mi Bu verimli topraklarda Buğdayı da tükettiysen Sana hükümet denir mi?! Nasıl iyileşir Bu kanayan yara, Bu acı nasıl dinecek Borç faiz yükü Kendin üretmez isen Ne zaman Nasıl ödenecek?! Yok yoktu bu ülkede Kendi yağı Tuzu ile kavrulurdu, Bir tohum atsan yere Yerden göğe başak Harman harman Yaba dirgen savrulur Yığın yığın çec Ambara doldurulurdu?! Nereden buldun da Ekip dikmeyene Dönüm başına para İkramiye veriyorsun, Ha söyle bakalım; Sen şimdi buna Varlığın içinde yokluk Kıtlığın içinde bolluk(!) Bereket mi diyorsun; Yoksa işbirlikçiler Tekeller, monopoller Memnun olsun diye Aklını peynir Ekmek ile mi yiyorsun?! İyi halt ediyorsun!!! Şaban AKTAŞ 21.01. 2019- 22.36 RUH GİBİSİN Arınmış bir benlik diyorum Ey insanlar, Dünyanın kirinden pasından Gül aşkına, insan(lık) aşkına Tanrı aşkına Yanarak geçip geldim güne... Kolay değil bunlar Kusursuz insan olmak, Yanlışı doğru kılmak; Yanlış yaptıysan şayet Hepsi senin suçun değil Genlerinde de var hata; Yok deme; var mutlaka!.. Uzun yolun yolcusu Yaşayıp gördüklerin Dağların ardında; Koşarak değil, Soluk soluğa Dolambaçlı yollar İnişli çıkışlı zorluklar Aşarak geldin bugüne... Ve yaklaşıyorsun Sonuna son uçurumun Uçuş mesafesi Kanat açıklığın kadar Artı eksi sonsuz, Artık okyanusta Albatros olsan ne çıkar?! Bir meçhule yolcusun Ruh gibisin... Şaban AKTAŞ 21. 01.2020 -13.03 TOPLUCA Bölününce parça parça yutarlar Toplu müdâfaa topluca hücum Ne zaman ki halklar bir birlik olur O zaman yenilmez güç olur gücüm! Şaban AKTAŞ 21.01.2021 - 18.43 |
Kaleminiz Kavi
Gönlünüz abad olsun.
Selâm ve Duâ ile.