Deli Gönül
Gönül gayrı yeter gafletten uyan
Pişmanlığın sonu yaş deli gönül Seni bu dünyaya nedir bağlayan Dünya cehenneme eş deli gönül İnandığın değer görmesin zarar Bu dünyanın birde öte yanı var Bir saniye durma ölene kadar Hakikat peşinde koş deli gönül Benim içim dışım Allaha ayan Huzura erişsin can bulsun her yan Sen akan pınar ol ben bir çağlayan Allah’ın aşkıyla coş deli gönül Aman gönül aman arif ol biraz Nasihatim dinle bir kenara yaz Hak nedir bilmeyen halden anlamaz Yerinde ağırdır taş deli gönül Hak bilmeyen varsın kul hakkı yesin Fitne ateşini yaksın yellesin Sen dürüst ol âlem ne derse desin Cahille edilmez baş deli gönül Bırak cahillere versinler cennet Sen, sen ol namerde eyleme minnet Allah’ın kitabı gayet açık net Hak dan gayri her yol düş deli gönül Kitabın üstüne söz mü edersin Yoksa sen gayrı bir yol mu gidersin Sen inanç ibadet din bilmez misin? Yenilmez haramdır leş deli gönül Hacıya hocaya şeyhlere kanma Siyaset yalandır lakin inanma Her duyduğun sözü tevhittir sanma Şirk koşmak çok fena iş deli gönül Gönül ölenlerden ibret al derim Alçak gönüllü bir insan ol derim İlim Çin de olsa ara bul derim İlmin dergâhında piş deli gönül İnsanoğlu var mı suçsuz günahsız İmanı olmayan olmaz rahatsız Mevla’m bırakmasın dertsiz devasız Her dertle dertlenmek hoş deli gönül Can bir emanettir son durak mezar Yel vurur üstünde toz toprak tozar Mühürlü Süleyman olsan ne yazar Azrail’e oldu tuş deli gönül Mustafa değişmez hakikat buya Sen, sen ol meylini verme dünyaya Hükmetsen deryaya güneşe aya Fani dünya yalan boş deli gönül Mustafa Deniz |