KOÇYİĞİT ŞİİRİ (GÖKMENZADE BAYRAM) Alıntı
Al sırtına sevda yüklü heybeni,
Aş aşılmaz gibi görünen vadileri. Gürültü atmosferine kapılmadan, Sükunetle aş aşılmaz gibi görünen hengameleri. Her yiğide bir kapı aç. Yiğitlerden bir yiğit de sen ol. Herkesle dost ol. Düşmanlığa yol görünmesin coğrafyanda. Yollar parsellenmiş olsa bile sağıyla soluyla Sen parsellenmemiş yollarda Memleket türküleri söyle Sönmeyen bir azimle aş aşılmazları, Sil aklından ulaşılmazları. Gençsin ve dinç. Ulaşılmaz diye bir iklim de yoktur. İklimleri sen kendin oluştur. Saf tut memleket semalarında. Bak ki mazine “Geçmişteki Genç Neslin” hep zirvelerde durur. Genç memleketine susuzdur. Herkes derin uykulardayken o hep uykusuzdur. Al memleket sevdalarını başka diyarlara git. Gidebildiğin kadar git. Bayrağı taşıyabildiğin yere kadar git. Git gidebildiğin kadar, ya gazi ol ya şehit. Her memlekette bir gül fidanı ol. Nameler söylesin bülbüller adına. Bir nesil bir şey yapmasa bile yadına, Gelecek nesil türküler yazsın adına. Yelkenlerini aç sonsuz okyanuslara, Rüzgarların yönünü değiştir. Fırtınalar kesmesin yolunu. Sen gemini memleket limanlarına yanaştır. Sevgi taşı, bilgi taşı, aşk taşı Yunuslar gibi. Sen aşk ateşisin. Işık ol bağlara bahçelere. Çiçeklerin yüreğini ısıt. Bahara döndür memleketin her yerini, Hem gündüzlerini hem gecelerini, Aşka uyandır memleketin gençlerini Hatta en sessizcelerini. Kahraman ol.; yüreğini yol da koy ortaya. Atışında duy Dedem Korkut namelerini. Kılıç seslerinin şakırtılarını, Kaleminin kağıda fısıltılarını duy yüreğinde. Karadenizin suları kadar hırçın ol düşmana karşı. Kırım türküleri söyle Kırıma. Al git yüreğini buzulları eritsin ateşi Kutuplara sam yelini götür. Mecnundan derlenmiş sevdalarla. Yaşa aşkı baştan başa, Meltem ol kıştan kışa, Düş gören aşıklar gibi Taşı ay yıldızı düşten düşe. Ne sürçmemiş bir at vardır oğul Ne de düşmemiş bir yiğit. Düşsen bile doğrulmasını bil oğul. Genç sınır tanımaz oğul. Dünya diye bir ülkesi ve ülküsü vardır. Vatan sevdan kadardır. Sana bir ucundan bir ucuna ses giden vatan dardır. Sesten de ileri git oğul. Geçtiğin yollara çiçekler ek. Göz yaşı yağmurlarını ihmal etme. Kurutma çiçeklerini oğul. Geçtiğin yollarda izler bırak, Kayda değer sözler bırak, Altın güleç yüzler bırak. Durdurmasın seni ne Dicle ne Fırat. Sen Murat Han ol oğul sen Murat Zorla Bağdat’ın kapılarını. Sevgi tokmağınla döv sineleri. Sevgi sarhoşu olsun sana meftun olan her genç. Sen daim ayakta ol dimdik ve dinç. Küffar çullansa da üzerine Seni çocuk görüp; sen fatih ol. Al gemileri kollarına istediğin tepeye bindir. Bil ki zirveler senin yerindir. Zifiri karanlığın tam ortasında kalsan bile Yüreğinden çığlık ve feryat yükselmesin. Karanlıklarda aydın iklimler oluştur. Aydınlıkları dalgalandır bizden yana. Çünkü sen aydınlığa sevdalısın oğul. Zincirler vurulsa da yüreğine Ağlatmasın yavru ceylan Kıbrıs seni. Sen Kerkük türküleri söyle, Dikilen gülleri serp yollara. Zapsuyuna sevdalı şarkılar söyle. Cudi dağlarında yüreğinin meltemleri essin. Eğer bi-çare kalırsan çık Ağrı Dağına, Seyret oğul Aziziye tabyalarını, Sarıkamışı. Sana ışık olsun Çanakkale, Dumlupınar, Sakarya. Geçmişte sensin oğul bugün de sen. Yüreğini parçalayacak kadar paramparça olursa vatan Bir Samsun da sen bul, Doğ güneş gibi memleketine ve milletine oğul Ya şehit ya gazi Mustafa Kemal ol. Kararırsa ufkun Aydınlatsın bayrağındaki ay-yıldızın önünü oğul. Zirvelerin yolu vadilerden başlar Ve dağlar ne kadar yüksek olursa olsun Yollar hep üstünden geçer. Sen zirvelerden geçen yol ol, Yol olamazsan bile bir yol bul. Zirvelerden vadilere ovalara doğru savrul. Sen düşmanlarına karşı yavuz, Dostlarına karşı selim ol. Sen Yavuz Selim ol oğul. İkindi güneşi gibi ömrün kısa da olsa Gölgen uzun olsun oğul Bazen at üstünde akıncı ol. Oğuz Kağan diyarlarına doğru ak git oğul. Kaşgarlı’ya selam götür, Yeseviden yeni sevdalar getir oğul. Mevlanadan yağmurlar derle. Yağ gittiğin çorak illere. Göz yaşı yağmurları oluştur. Serin sevdalar yağdır yanık dillere. Yırt zaman perdesini, Gönül penceren kapanmasın oğul. Çıplak zamanları giydir, Orta Asyadan getirdiğin şal ile. Besle ruhunu Ridaniyeden getirdiğin bal ile. Sen memleketlerin hakimi milletlerin hadimi ol. Saatleri sen ayarla, zaman senin olsun. Sen nefsinin hükümdarı, insanlığın hizmetkarı ol. Sen kandan irinden deryaları aşsan Ve hedefine ulaşsan bile Hakkı Hakk’a teslim etmesini bilen ol oğul. Karanlık duygu ve düşünceleri, Sabahın alaca karanlığında boğan bir güneş ol. Sen çok basit bir hesap ol. Yetmiş kişilik Mus’ab ol. Akabe’nin gülen yüzü ilim irfan ocağının gören gözü ol. Kuyular boğmasın seni, sen Mısıra Sultan ol. Züleyhalar kesmesin yolunu oğul. Sen Ulubatlı ol. Burçlarda dalgalansın bayrağım. Söğütte bir çınar ol. Köklerin ne kadar derinde ise Dalların o kadar göklere çıkar oğul. Sen vatan ol. Saçların balkanlarda dalgalansın. Ayaklarını sal Basra’nın serin sularına. Bir elin Yemen’e uzansın,bir elin Asya çöllerine. Musul kollarının altında olsun, Kıbrıs başını göğsüne koysun. Kalbin burada olsun oğul kalbin burada. Sen başarılara doyma oğul. Fezalar senin olsun. Bir işi bir kişi yaparsa, o işi her kişi yapar oğul. Su gibi akıp giden bir tren ol. Ak git İncirlikten Kurtalana doğru oğul. Türküler söyle Balaban dağına Tatvan’a boşalt sevdalarını, Millet senin sevdalarında yüzsün. Van gölünü sevda tutsun oğul. Gülistan ovasında bir yel ol. Sarı gelinden kalma aşktan bir tel ol. Ak zamanlar oluştur. Zaman gibi ak en güzel günlere. Ak zamanların koç yiğidi ol oğul |