Kadim GurbetVe olay Adem ile Havva’da başladı Aşk denen kadim gurbet nice yiğitleri dağladı Kekeç türkülerle dillendi Güneş sırıttı, deniz köpürdü Dönüp dolaşıp senin sûretine büründü. Kaçtım, korktum Kaçtım bir rüzgarın sırtına binip eyerleyerek kasırgaları Ben kaçtıkça göğerdi sekoyalara inat süzülen saçları Ben kaçtıkça demlendi körpe topraklarda bakışları Ah güzelim Güzelliğin keşfedilmemiş renklerin mayası Güzelliğin göğün yedi katının atlası Kaçmak ne çare Kaçmak biçare Düştüm çorak meskenlere Bir pazar günü kimsesizliği içimde Dünyaya attığım o mahzun bakış Raylar boyu uzanan elem trenleri Kulağıma seni fısıldayan yeşil orman perileri Düştüm aşk denen kadim gurbete Dört semavi dinin öğretileri Kutsal deyişler, kıssadan hisseler Yankısı camımı çatlatan sokak köpeği iniltileri Akşamüstü bağrıma ilintili yalnızlık şiirleri Alnım dayanır soğuk penceremin camına Dolanıp gider aklım saat 12 Hatıraların alevden burgacı kanatır kaburgalarımı Ve işte budur Adem ile Havva’nın mirası Kasabada cıvıl cıvıl bayram telaşı Kanı çekilmiş ellerimdeyse yazmak telaşı Çiviler aşığı hasret tubutuna Zemheri ayazlarda bahar rahiyası Kaan Yalım Vareste |