Renkli kadın...Tesadüfen gördüğüm, Büyülenmiş gibi seyrediyordum. Birden döndü göz göze geldik, Kocaman kahverengi gözleriyle, İlk orada tanıştım. Gözlerin ne kadar önemli, Olduklarını öğrendim. Kumral kaşlarının altında, Çam balı renginde akan, Irmak gibiydi gözleri. Kıvamlı kahverenginin, Yeşile karıştığı, Ela rengin içine, Dikkatlice bakınca, Yeşilin özünde taşıdığı, Sarı ve maviye de, Rastlamak olasıydı, Bazen yeşil, Bazen de mavi,sarı, Dalgaların kıvrılarak, Sürekli hareket ettiği, Kumral o gözlere, Kilitlenip kaldım. Yaşantımda, Ne daha önce ne de sonra, Bu kadar kumrala boyanarak, Doğmuş,bayan görmedim. Hiç bir kadının gözleri, Onunkinden daha derin, Daha güzel değildi. Oda çok derinden baktı, Süzdü,süzdü ufak bir tebessüm, Merhaba dedi, Sesi yaban çiçekleri gibi, Özgür kokuyordu, Zeytin ezmesi tadındaydı. Yanıt beklet ifadesiyle, Öyle dik,kararlı bakıyordu, Elim ayağım dolaşmış, Ne demem gerektiğini bilmeden, Karşısında öyle duruyordum. Hiç düşünmeden,öyleden çıktı, Merhaba güzeller güzeli, Renkli kadın dedim, O da muhteşem, Kumral ışıkları üzerime dikmiş, Sabırsızlıkla bekliyordu, Öyle tılsımlı bir albenisi vardı, Beynimden bir sürü şeyler dönüyor, Al kaçır, Ya da, O ıslak kıpkırmızı dudakları öp. Sırılsıklam aşık oldum de, Veya hiç ayrılmaksızın sarıl, Onda da hissediyorum ki, Bedeninin kasları koşmaya hazır, Taylar gibi gergin. Ağzının bükülüşü, Hüzünlü gülümseme, Yumuşacık bakışlarıyla, Kaşları kahverengi, Soru işareti gibi, Bence ilk kalplerin çarpması, Derler ya, İlk kıvılcım,elektrik, Belki de oydu bizimkisi, Yıldırım aşk. Rengarenk,kadın elimi tuttu, Aldı götürdü,bildiği yere, Hala rüyada,belki de rüyadayım, Ama çook mutlu, Renkli dünyadayım, Rengarenk kadınımla.. Sami Arlan.. |