BİR AVUÇ DÜNYA MALI -1
Gel gönül ,Kur’anda gezinelim
Kuran ahlakıyla, bezenelim Halka hizmetle ,hakkı kazanalım Hak "halktan"ayrı değil bilesin ? Vücut şehrimiz, evvelden ahir Canımız gizlidir, tenler zahir Savaş varsa ’su’ zehirdir,zehir ? Dünya malali"sudur" bilesin? Bakara "ikiyüzkirkdokuz" ayet "Talut ordusun" anlatır elbet Suyla sınanmak olmasa şayet? iyi kötü "bilinmez" bilesin? "Talutun" ırmağı mü’minlere Dünya malıdır inananlara Hak için halka dağıtamıyorsak? Hepimizin"putudur"bilesin? Dünya malının avuç fazlası Şirke, riyaya meyyal kapısı Nefsi şımartır benlik tapusu Kutsal değerler "mihenk"bilesin? Ruhu zayıflatır,nefs güçlüyken Rabbine asi, hem suçlu iken Bir "avuç su" ilaç, ilaç iken Fazlası "benlik" benlik bilesin? Helal bellidir,ah haram belli Bilenler suskun,cehalet dilli iman ölmüş, amel ;Allı pullu İmansız amel boş,boş bilesin. Ah yarsuadım Muhammed Ali Imtihanımızdır dünya malı "Avuç fazlası" ümmet zevali Hak;"Fak fukla" kaimdir bilesin ,...... Fak ,fuk;Fakir fukara ........ Bakara suresi;249 ayet Bismillahirrahmanirrahiim ... Felemmâ fasale tâlûtu bilcunûdi kâle inna(A)llâhe mubtelîkum bineherin femen şeribe minhu feleyse minnî vemen lem yet’amhu fe-innehu minnî illâ meni-ġterafe ġurfeten biyedih(i)(c) feşeribû minhu illâ kalîlen minhum(c) felemmâ câvezehu huve velleżîne âmenû me’ahu kâlû lâ tâkate lene-lyevme bicâlûte vecunûdih(i)(c) kâle-lleżîne yazunnûne ennehum mulâkû(A)llâhi kem min fi-etin kalîletin ġalebet fi-eten keśîraten bi-iżni(A)llâh(i)(k) va(A)llâhu me’a-ssâbirîn(e) ... meali; (Derken) Talut (yanında kalan az sayıdaki) orduyla birlikte (savaşmak üzere bulundukları yerden) ayrılıp yola çıktığında: “Doğrusu, Allah sizi bir ırmakla imtihan edecektir. (Susamanıza rağmen, karşıya geçinceye ve ben size izin verinceye kadar) Kim bu (su) dan içerse, (artık) o benden değildir. Kim de -eliyle bir avuç hariç- doyasıya içmezse o bendendir. (Anlarım ki sadık ve sağlam birisidir) ” dedi. (Ama) Küçük bir kısmı hariç, hepsi o sudan içmişti. Nihayet (Talut ve) iman edenler beraberce ırmağı geçince onlar (geride kalanlar) : “Bugün bizim Calut’a ve askerlerine karşı koyacak gücümüz yoktur” diyerek (fesada yönelmişti) . Allah’(ın va’adine, nusretine ve rahmetine) kavuşacaklarına iman ve itimatları (ve Rablerine hüsnü zanlarıtam ve sağlam) olanlar ise dediler ki: “Allah’ın izniyle, nice az (ama itaatkâr ve sebatkâr) topluluk, çok daha kalabalık (ve güçlü sanılan) topluluklara galip gelmiştir. (Çünkü) Allah sabreden (mü’minlerle) beraberdir |
İlâslı yüreğiniz var olsun
Güzel Şiirinizi
Can-ı Gönülden kutlarım
Yüreğinize sağlık
Kaleminiz Kavi
Gönlünüz abad olsun.
Selâmlar Sevgiler.