GÖZLERİN DÜŞÜYOR AKLIMAÖyle ağır seyrediyor günler Dipten vurgun yemiş beynim sarsak Beden yorgun, bellek dalgın Gönül kırık, düşler sisli, Bulut bungun Fakat sular akıyor, Berrak, durgun Umrumda değil olan biten Gördüğümü görmesem Duyduğumu duymasam da olur Doğru mu yanlış mı Önemi yok hiç kimden neyi sorarsak?! Konglomeral kayalıklar Betonlaşmış çakıltaşları Milyonlarca yıllık parçalanmışlık Yolumun bir yanı sarp yamaç Bir yanı uçurum İki yanım gülpembe zakkum Cennet içinde cehennem Yağmur sağanak, sel akar Aktıkça dağı taşı yıkar Çiçek ise suya düşen Deltasında bir nehrin kıyıda kum Tohumun düştüğü yerde çıkar Pembe beyaz gül çiçekli zakkum... Aklın ermediyse boşver Kafa yorma, es geç, Bana da bir şey sorma Bak hele işe diyeceksin Yapmazdım ben aslında hiç Önemli büyük hatayı, Kaldı isem yalnızlığım ile başbaşa Böyle zamanda karışır işler Farkında olmadan kördüğüm Olur gider düşler, Kim bilir hangi derinlerdeydim; Yitirdiysen rotayı, sal gitsin oltayı Bilen yemez, yutan yutar zokayı! Zaman hep aynı kalmaz Kumrular ötüşüyor sabahla Bacalara şavkı vurdu güneşin Serçeler cıvıldaşıyor Kırlangıçlar yüksek uçuyor Hava günlük güneşlik Güzel bir gün olacak yaylada Bir yandan boynum tutulmuş Bir yandan ağrır iken kolum Ağardı tanyeri gözümde şafakla Karanlıktan aydınlığa çıktı yolum... Günler gelip geçiyor ağır aksak Gözlerin düşüyor aklıma Hangi kumsalın kıyısında suyun Denize kavuştuğu yere varsak... Şaban AKTAŞ 13.07.2020 Görsel: Şaban AKTAŞ |