DAHA NE YAPACAKSIN ?
Ayrılmamız imkansız, korkma olmaz demiştin
Oldurdun ya giderken, daha ne yapacaksın ? Gözyaşımla sularım gülün solmaz demiştin Soldurdun ya giderken, daha ne yapacaksın ? Vedâ ettiğin o an bittim bin kahır ile Rüyalarda savaştım gittiğin şehir ile Kevserimi boşaltıp kabımı zehir ile Doldurdun ya giderken, daha ne yapacaksın ? Seninle paylaşmıştım ekmeğimi aşımı Kendi ellerim ile yazdım mezar taşımı Bu nasıl aşk diyerek hep saçımı başımı Yoldurdun ya giderken, daha ne yapacaksın ? Bir tel saçını bile yeğlerken bin altına Boynumu bükerek ben sabrettim her haltına Kırılmaz gururumu ayakların altına Aldırdın ya giderken, daha ne yapacaksın ? Timsah gözyaşı dökme, hiç boşuna ağlama Maziyi hatırlatıp yüreğimi dağlama Beni savıp ardımdan davul, zurna, bağlama Çaldırdın ya giderken, daha ne yapacaksın ? Beyazımı kirlettin, şen ettin siyahı da Nihavendi inlettin, susturdun segâhı da Üstelik aramızdan selamı, sabahı da Kaldırdın ya giderken, daha ne yapacaksın ? Sevdanı nakış nakış gönlüme işlemiştim Senin ile dupduru bir ömür düşlemiştim İsmin ile yeni bir şiire başlamıştım Sildirdin ya giderken, daha ne yapacaksın ? Böyle aşk yaşatmasın Mevlâ’m hiçbir insana Hayatımdan bezdirdin canı küstürdün cana Buraya kadar deyip o gün haddimi bana Bildirdin ya giderken, daha ne yapacaksın ? İdam fermanını da tutuşturdun elime Nasıl aşkım diyeyim senin gibi zâlime Dostlarımı üzerek, düşmanları hâlime Güldürdün ya giderken, daha ne yapacaksın ? Şimdi bana diyorsun; affet, sensizlik ölüm Yetmedi mi gönlüme ettiğin bunca zulüm ? İnsan bir kere ölür, bin kez ölmez ki gülüm ! Öldürdün ya giderken, daha ne yapacaksın ? |