DENİZDEN GELEN MEKTUP
Yasaklarla örülmüş,
Yasalarla bezenmiş, Düşüncenin suç olduğu Özgürlüğün kısıtlandığı Bir Ülkenin Başı belada yağız çocuklarıydık. Kaçak olmuştuk vatanımızda. Oturamaz olmuştuk yuvamızda. Dağlar olmuştu mekanımız. Damlar olmuştu durağımız. Yazdığımız, çizdiğimiz suç olmuştu, Vatanımızda. Yastık diye taşlara koymuştuk başımızı, Döşek diye dayamıştık toprağa sırtımızı, Mekanımız olmuştu dağlar. Kaçak sayılır olmuştuk, Hırsız olmuştuk, Suç sayılmıştı konuşmamız, Esaret sebebiydi, Vatana olan sevdamız. Zincir vurulmuştu aydınlık düşünen duygulara, Ferman çıkmıştı adımıza, Çıkamaz olmuştuk meydanlara, Mahkum olmuştuk, Kendi vatanımızda . Toprağa serpilmiş birer fidandık, Anamızın, babamızın ocağında. Küllenmiş bir ateşin, Yeniden alevlenen közüydük. Söndürüldük, Koparıldık, Dağıtıldık, Her birimiz bir pınar başında Su içerken vurulduk. Helete yolunda, İnekli yaylasında, Kimimiz kurşunla, Kimimiz yağlı ilmikle susturulduk. Ama; Kimliğimize hükmedenler Söz geçiremediler benliğimize, Seve seve kucakladık ölümü, Feda ettik yaşanmamış ömrümüzü, Yaşanacak yarınlara ve Unutturamayacaklar bizleri, Aydınlık bakışlı çocuklara. GÖLBAŞI/04.07.2008 Mehmet GİRİŞİT |
Bu dönemin simge isimleri
bu isimlerin etrafında verilen mücadele.Kısaca bağımsız bir Türkye özlemi diyelim adına.Ayrıştırmadan.Yeni çatışmalrın yeni yeni tarafların olmasına fırsat vermeden.Geçmiin yanlışlarının kavgasından bu ülkede yaşayanların kazanacağı bir sonuç yok.Azami ortaklıklarda buluşmanın hesapları yapılmalı.
Gelelim şiire
evet haklısınız emek verilmiş bir şiir
Toprak kendisine sunulan her değeri sinesinde yaşatablecek kadar sınırsız bir kucaklayıcılığa sahip öyle değil mi?Sizin içinizin acıdığından heberi de yok.
Güzel bir çalışma
sağlıcakla kalınız