ELLİ KURUŞ
ELLİ KURUŞ
Baba; Elli kuruş, verirmisin. ? Annem; Elli kuruşu, unutmuş. Harçlığımın yetmediğini; Simit’in, elli kuruş zamandığını, Akşam söylemiştim. Kantinci abla; Bugünlük, böyle olsun dedi. Baba; Kantinci abla, Neden öyle söyledi ki..? Dün; üç arkadaşım, Harçlıklarını birleştirip, İki simit, bir ayran birde su aldılar. Simitleri; Üçe böldüler, Ayranla suyu, sırayla Yudum, yudum içtiler. Baba; Arkadaşlarımın, Elli kuruşları yoktu. Ben; Bir simit, bir ayran, Bir su aldım, ayıp mı ettim..? Ben çok utandım; Üç kişi, iki simit Bir ayran, bir su aldılar. Baba; Harçlığımı elli kuruş, Fazla verir misin. ? Harçlığımı; Arkadaşlarımla birleştirip, Üç simit, iki ayran, iki su alırız Simitleri; Bölüşür, Ayranla suyu, sırayla Yudum, yudum içeriz. İzin verir misin..? Baba; Kantinde, Bazı arkadaşları görüyorum, Bir harçlıklarına bakıyorlar, Bir de, fiyatlara. Bazan; Sadece, simit alıp Boğula, boğula yutanlar var. Bazıları da; Fiyatlara bakıp, kantini dolaşıp Aç, aç eve gidenlerde var. Baba; Aç olduğunu gizleyen, Utananlarda var. İzin almadan; Arkadaşının simit ini, Koparan’da var, suyunu içende. Elli kuruş, baba elli kuruş..!! Baba; Çocuklar, açlıktan ölür mü..? Sizin zamanınız’da; Okul’da, kantin var mıydı.? Neler satılırdı.. ? En ucuz; Yiyecek, içecek neydi..? Sen’de; Aç kaldın mı..? Harçlığın yetiyor muydu..? Baba; Harçlığınız yetmediğinde, Paranızı birleştirdiniz mi. .? Yiyecekleri; Bölüşüp, İçecekleri, sırayla Yudum, yudum içtiniz mi..? Okumak; Çok mühim derdin, Çocukluğunu anlatırdın. Hani; kasabadan uzak, Köylerde yaşayan, Arkadaşların vardı’ya. Onlar; Dağ, bayır aşıp, Kar fırtına, Yağmur, çamur demeden Okula, azimle gelirlermiş’ya. O’ arkadaşlarını; Hep, örnek alırdım derdin. Baba...! Sizin zamanınızda; Elli kuruşu olmadığı için, Üzülüp, açlıktan ölen Arkadaşınız oldu mu...? Özür dilerim baba; Senide, çok üzdüm.. Bilent Atalay 07"01"2020 |
Güzel bir şiirdi beğeniyle okudum. Şairimi KUTLUYORUM. Nice güzel şiirlere...