Kaç Renge Dokunur Aşk
KAÇ RENGE DOKUNUR AŞK
//O ilk sevgilinin beni alnımdan öperken, alnımda bıraktığı dudaklarının alacaklısı gelip kapıma dayandığında, Kendime saklanırım ben de....// Aşk en güçlü halkasıdır yalnızlığın. Çoğalanları bir arada tutar. Ömrü camdan bebeklerinki gibi kırılgan. Kırılarak çoğalır. ---Kaç yalnızlık taşıyorsunuz çantanızda? Vazgeç diyorlar bana. Vazgeç! Vazgeçmeliymişim senden. Verirdin dudaklarını. Geriye bir boşluk Al sana bir halka daha. Giderek sarıp sarmalanacaksın o günahla. Kaç elmayı unuttunuz dalında? Bir halka daha eklenir boynuna Ulaşılamamışlıkla birlikte. Eskitilmiş aşklarının küflü kokusuyla doldurmaya çalışırsın o halkaların içini. Rengarenk bir kolyedir her yalnızlık Unik bir sabır küpüdür. Önce ayna sonra cam sonra can kırığı olmuş. Anıları tek tek ayıkladığın, Ve çoğunun seni ayıpladığı zamanlardan kalma. Aşksa kırmızı. Albenisi çoktan solmuş bir gerçeğin allı pullu, uğultulu .... eskitilmiş çağıdır. Ve saatin sarkacından gelirse çağrı; Yüksek tonajlı gemilerin ardından el salladığınsa aşk ! Aşk her daim kırmızı. Aşk kanar bileklerin. Kızıl bir kelebek konar alnına. Kelebek ömürleri kadar kısa değildir aşk izlerinin ömrü. Elinde kalan kanken, Sen ona aşk dersin. Ve aşk zamanla bırakır kendini yalnızlığa. Sessizliğinin bilekliğinde ya da boynuna astığın bir madalyonda saklarsın aşkı ve savaşta verilen ilk şehit gibidir o ilk halka. Sonradan eklemlenir daha başka yalnızlıklar kıyına. Aşkın en güçlü halkasına yamanır, yaban ellerden Sarı yazlardan Yaprak son/baharlardan Arta kalan diş/düş çürükleri... şarap ve kadın. Aşk hem kırmızıdır hem sıcaktır başlangıçta. Ruh kışının en uzun gününde bir yılkı atının olmayan terkisine binip gelir sana. İlk gelin şahidi Aya sırsız, Sürgit bir gelgittir. Mavinin inadından vazgeçmeyip denizi bırakmaması adına, Gökyüzüne saklanmasıdır, bulutlara. Mavi düşünün rengidir Kırmızı-siyah; yalnızlıklarının. Biraz beyazdır ortancalar Ortanca halkaları aşkının. Güçlüdür yol boyunca suskun zamanlara... Aşk kendine giden yolu bulamadığında, Ya da bir dost koptuğunda senden, Ya da sen bile kendini kendinden kaybetmişken... En güçlü halka vazgeçer yalnızlığından. Kendini bırakıp kaçar gider uzaklara. Aşk gümüşi bir kuştur,bir ilk yaz yağmuru ya da sarı,çakıllı kumsalın denizle seviştiği kumlara yazıyla mühürlenip,şiirleşen ’seni seviyorum’ ’dan sonra gelen, Med-cezirlerin arkasında kalan, kalabilen ve dahası denizleri en çok kızıla boyayan o ilk anlardır. Aşkın mührü kırmızı, Yalnızların mührü uzaktan bakınca beyazdır. aslında pembe panjurlu evler, Polyannalara da t/uzaktır. İstanbul/1 haziran2010 Gülgün Aydın |
ben bu aşkı bir seyyardan satın almadım.
tebrikler.