GÜL OĞLAN
(Güzelleme)
Kaybettim neresi köyün ve yurdun. İzini ardından süresim geldi. Gönül sarayına otağım kurdum İçinde ömrümce durasım geldi. Ne kadar metiye düzsem az sana, Benzersin Mısır’da Yusuf sultana, Açsaydın koynunda kocaman hana, Bir an düşünmeden giresim geldi. Bülbül sandım dili, şeker bal gibi, Huyu âlâ,boyu sanki dal gibi, Gece gündüz kokan beyaz gül gibi, Yaprağına canı düresim geldi. Nedir bu aşığı böyle yakışın, Dimağda saklıdır her bir bakışın, Ak sinem üstüne buse takışın, Birlikte murada eresim geldi. Seni yazar seni okur kalemim, Seninle birlikte diner elemim, Büzelim ağzını artık âlemin, Hasret kalemini kırasım geldi. El vicdanın yokla durma karşımda, Ne akıl koydun ne saçım başımda, Tat tuz bırakmadın ekmek aşımda, Ne çetin sınavdır? sorasım geldi. Etme sevgili yâr bunca ezayı, Çekerim yıllardır ben bu cezayı, Bulup ilin ilçen veya kazayı, Toprağına yüzüm süresim geldi. Karlar yağar şimdi, yârin ilinde, İpliği olsaydım siyah şalında, Düşen kar tanesi olup yolunda, Uzaktan da olsa göresim geldi. Sevda Doğan Karakaş |
GÜNAYDIN