içi (m/in) içi
hadi, hadi
götür beni kum saatinin içine hapsolmuş kumlar gibi. ............. şimdi ne çok isterim yanında olmayı demiştin ya, ‘ yüreğim’ senin diye, ondan belkide.. baş başayken aşk ile şarkıları kendinden geçerek dinleyişini , gözlerinden hâlâ sevdâ-yı yudumlamak. en güzeli ne biliyor musun? bana ne kadar yakınsın ? dedim güldün....ben senin içinim dedin. gelincik ............. |