kara bulutlar çökmüş üzerine her yer karanlık yeri göğü inleten gümbürtüler şavkıyıp çakan şimşekler kıyamet kopacakmış gibi sen bir dağın başındasın yalnız
önce yeli geliyor uğuldayarak dallar sallanıp çatırdıyor yapraklar savrulup uçuşuyor ürküyorsun ve kaçmalıyım buradan diyorsun ama nereye
sonra bir gümbürtü az ötende ve binlerce mumluk bir ışık bomba mı düştü savaş meydanına gök taşımı indi toprağın karnına veya bir yıldırım
diz bağların çözülmüş kolun kanadın kırılmış düşüveriyorsun olduğun yere gözlerin kör olmuş kulakların sağır
bir ağaç yarılmış tepeden tırnağa ve bir yangın alev alev kurumuş otlar çatırdıyor
önce paçandan yakalanıyorsun ona paçaların yanıyor sonra eteklerin sonra ceketin gömleğin saçların kirpiklerin çıra gibi yanıyorsun cayır cayır
hani bulutlar bir boşalsa hani bir yağmur kevgirden akarcasına yakınlarda bir çeşme olsa kurnası vanasız küçücük bir göl bir dere olsa çağlayıp coşarcasına hani sönse yangının sönsen kara kurum olmadan
sönsen ama tenin pespembe derilerin kalkıp kabarmış her yerin sulu kavuk içinde
öyle yaşar mısın ki yaşayabilir misin hayır sonunda ölürsün can çekişe çekişe
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Ateş Ve Su Ve Ten şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Ateş Ve Su Ve Ten şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.