1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
456
Okunma
Yaraların
bir düğün
sonrası
salonun
sessizliğini
kuzuların
sükutu yapardı,
bir şarapçının
derin
uykusuna
öykünürdü
garsonun
masaya başını
dayamışlığı,
şimdi
hangi
türkünün
vuslatı
anlatmaya
gücü yeterdi
hangi Türk’ün
gücü yeterdi
eski bir
İstanbul’un
kapısına
kırmızı
kırmızı
boşver yazmaya
üstelik
sarhoş
bir mide
bulantısının
giriş cümlesi
dünyanın dönüşü,
yaraların
meşhur bir şeydi
önemli bir şeydi
bir düğün
salonunun
kahraman olmak
pahasına
sonunu düşünmeden
şen şakrak
bilincin en
dışında
mırıldanışlarından
ezgiler yaraların
yalnızlığın
kadim düşmanı
yaraların
bir ortadoğunun
yalınayak
yaraların...
İlker ÖZDEMİR
5.0
100% (1)