Bir söz et de öleyim huzurdan
Bu gece rakı öncesi
Üzüm karası gözlerini Suskun sözlerini Masaya meze edelim Eğer dudaklarıni mühürleyeceksen Kalk; Hiç oturma karşıma.. Biliyorsun Ben hep uzun uzun konuşurum Ve hep düz dümdüz Kıvırmasını hiç mi hiç beceremiyorum Sana göre bu aşk umutsuz vakka Çünkü ben Her defasında umut diyorum Sen unut anlıyorsun Oysa sen ki; Son kez içime çektim nefes kadar kutsal İctigim son su damlası kadar aziz Adın dudaklarımda son zikir Peki; Susmalar senin olsun Ayakta kaldın lütfen otur Biliyormusun Sen diye ektim Cam kenarındaki kaktüs çiçek açtı Pembe beyaz sarı rengarenk Ne zaman uzansa kan reva içinde ellerim Kaktüse dokunamama hüznündeyim Eğer küfredip ağır konuşursam bağışla Üzgünüm Senin bir zerreni dahi Bu hayatda yaşayamayacağım Varlığını ömrüne vakvedemiyeceğim Her yaklaştığında bedenine siktiri çekip Ruhum ruhumla sevişip Her gece sol yanına yatıp Sabaha sensiz uyanacağım Bakma öle; Olmayan hayaller kurulmaz demedin mı? O zaman hayalde olsa bir kez Nefesime nefes ol Içine ciğerlerine çek Sen benle,ben senle karışalım Ilk ve son kaleminde Bir söz et de öleyim huzurdan... |