CAN İLE BEDEN
CAN İLE BEDEN
Ezeli dostlar artık vedalaşıyor, Dostlardan biri CAN, biri BEDEN, Can yolcu gidiyor, beden kalıyor, Ezeli dostlar birbirine bakıp ağlıyor, Can bir nişane bırak kalsın bedende, Seni ararken bulsun mahşerde… **** Bedenin bağı, bahçesi bozulmuş, İpeksi beyaz ten sararmış solmuş, Öyle bir yazgı ki kalubelada yazılmış, Ne kalemde, ne silgide çare kalmamış, Can bir nişane bırak kalsın bedende, Seni ararken bulsun mahşerde… **** Yollar kapalı, kan hareketsiz, yürek durmuş, Sanki yağmur yağmış gözlerin içi sel olmuş, Dil dönmüyor, kulaklar hiç duymuyor, Hayaller kerpiç misali toprak oluyor, Can bir nişane bırak kalsın bedende, Seni ararken bulsun mahşerde… **** Gelin gibi süslenmiş dünya yerinde duruyor, Beden dönüp süslü geline hiç bakmıyor, Dizler takatsiz kalmış, ayaklar tutmuyor, Cihan bir araya gelse deva bulamıyor, Can bir nişane bırak kalsın bedende, Seni ararken bulsun mahşerde… **** Hep siyahlar giymişti bu cefalı beden, Ahu zarı çoktu kimse bilmedi neden, Vefalı toprak onun için açmış bağrını, Son defa beyazları giysin bu beden, Can bir nişane bırak kalsın bedende, Seni ararken bulsun mahşerde… **** Öyle öfkeyle kazma toprağı kazmacı, Öyle şiddetle savurma toprağı kürekçi, Kazdığın yer bu bedene döşek olacak, Savurduğun toprak bedene yorgan olacak, Can bir nişane bırak kalsın bedende, Seni ararken bulsun mahşerde… Milliyet blog dizelerimden 28 Haziran 2014 tarih ve 465769 |
en akıllı canlı insan olmasına rağmen
en acımasız canlıda insandır
ölümün mutlak olduğunu unutmamak gerekir