Selam gardaş yine mektup zamanı
Botallu’nun OBAsından ne haber
Çıkıyor mu bacalardan dumanı
Ahbun yanan SOBAsından ne haber

Yaylalarda kar kalmamış doğru mu
Mezarlıkta yer kalmamış doğru mu
Süleyman’da ar kalmamış doğru mu
Muhammed’in BİBİsinden ne haber

Hamdi olmuş yukarının muhtarı
Mahallede dinletirmiş mehteri
Yusuf hoca tutuyor mu defteri
Dadlu dilli EBEsinden ne haber

Deli Turan içip içip sızarmış
Çoluk çocuk kim var ise kızarmış
Goca köyü tek başına gezermiş
Güler yüzlü ABUsundan ne haber

Selami’nin duruyor mu danası
Doksana mı bastı bu yıl anası
Yapıyor mu Binnaz köy tarhanası
Kırkı çıkmış BEBEsinden ne haber

Eridimi tepelerin o karı
Yağmurlar yağdı mı çıktı mı darı
Doldurur mu bu yıl mahsul ambarı
Dirgeninden YABAsından ne haber

Açık mıdır Gülizar’ın pencere
Kaynıyor mu Şerafet’in tencere
Akıyor mu hâlâ çimdiğim dere
Şelalenin DEBİsinden ne haber

Oğlun olmuş bağışlasın yaradan
Cevap gönder sende bana oradan
Bekliyorum çok geçmesin aradan
Kör Cevat’ın ABİsinden ne haber

İşte gardaş yazdım yine bak öyle
Birfâni’yem çok anım var o köyde
Mektuplarım geliyor mu sen söyle
Postacı’nın BABAsından ne haber

***Birfâni***
İlhan AYDIN

Ahbun : tezek
Bibi :hala
Ebe :anneanne,babaanne
Abu :anne
Yaba :tarım aracı
Çimmek : yüzmek, yıkanmak
Debi :suyun yüksekliği,akış hızı