Yol yorgunu düşlerimiz
Kim bilir kaç hasrete mağlup oldu
Yol yorgunu düşlerimiz İçler acısıydı yenildikçe tekrar tekrar aşka dönüşlerimiz Bir kadeh rakıya demli bir çaya sığındık çoğu gece Efkârımızı gizledi sahte gülüşlerimiz Aklımızdaki kafiyeler şiirlere tuzak Kimi sevda sandıysak aşka uzak… Bin kere uzatsak da tutan olmadı Sanki avuç içlerimizde Ağu Anladık ki sevdaların ölçüsü camlarda buğu İlkbaharı hiç görmemiş göçmen kuşlar misali yılgın kanatlarımızı çırparken zifiri güneşe doğru hala her sevda aptal hayallerimizde zarif bir Kuğu! Masumiyeti aradım oldum olası Araftayım öldüm ölesi Ayrılıkmış sevdaların töresi Dilimi kor ateşlerde dağladılar söylenmeyen sözlerin kölesi! |