Bin yıldır yoldayım
Nasıl bir saadet nasıl huzursun
Bin yıldır yoldayım varılmıyorsun Bende ki tüm yanılış , unutuşlar Bir mavi gök olup sarılmıyorsun Bildim geldin kirli çağı yıkmaya İbrahimî ateşleri yakmaya Ben yoruldum da sesine bakmaya Sen sonsuz akmaya yorulmuyorsun Cehaletin kara defterin dürdün Atını zülümler üstüne sürdün Kılıcın girmedi kınına bir gün Çağdan çağa koştun durulmuyorsun Bunalım yalnızlık keder ve kahır Dünya mutluluğu ediyor tehir Kuşatmış dört yanı amansız zehir Bütün deva sende çağrılmıyorsun |