Muhabbet köşküMuhabbet köşküne girdim gireli Gördüm ki hikmeti derde dağ imiş El alıp hünkârdan sırra ereli Anladım ki cihan kula ağ imiş Hırkamın ipini ince kıydılar Bir kilim misali yere yaydılar Sustum sükutumu nara saydılar Sabırdan öteye seda yoğ imiş Dediler ervâha sakla sızını Çalmayı bilmezsen kır at sazını Yaradan lutfeder alın yazını Bu yolda ölenler ölmez sağ imiş Döndüm cemâlime küstüm darıldım Kibrimin camına bastım kırıldım Biri beşe böldüm beşte duruldum Şeyda bülbül gibi öten çoğ imiş Elimin içinde hasret rüzgarı Gözümün üstüne ibrişim darı Sevenler alırmış cümle efkarı Ömür tencerede yanan yağ imiş Benden beni alıp bize verdiler Ateşin içinde güze verdiler Miskin Makberî’yi söze verdiler Aşkın asaleti cana bağ imiş __________Makberî |
Aşkın şerbetini bulup içinler
Şu kısacık ana ömür biçenler
Her Ademin sonu, zaten yuğ imiş,,,,,,,,,,,, dedim ben de bu yaşamı sorgulayan dizelere