ÜZÜLME
Kara gözlüm, gurbet kesti önümü,
Gelemezsem, yola bakıp üzülme. Felektir bu, belki açar yolumu, Sabret gülüm, canın sıkıp üzülme. Kader aramıza vurmuş mührünü, İçirmiş bize ayrılık zehrini, Yüreğinde çöreklenmiş kahrını, Kara gözlerinden döküp üzülme. Kavuşmak olsun bu filmin sonunda, Belki bu gün, belki doğum gününde, Mesken tuttuğun pencere önünde, Sigaranı bir bir yakıp üzülme. Hak, acıyla sınar bazen ferdini, Görün elbet, karlı dağın ardını, Açma kimseye, anlamaz derdini, El içinde boyun büküp üzülme. Azrail kalemim kırdığı zaman, Ecel defterimi dürdüğü zaman, Beyaz kefen beni sardığı zaman, Metin ol, karalar takıp üzülme. Bu can senden önce Hak’ka koşunca, Kazma, kürek toprağımı eşince, Naçar bedenim toprağa düşünce, Mezarım üstüne çöküp üzülme. Fatih Coşgun 23.10.2018 |