Bu Kibir Gurur Ne Diye?
Söyler Yûnus aşk ile,
Dinler mü’min ibret ile; Bu kibir gurur ne diye? Seni yarattı Ehad, Hikmetle donattı Samed; Bu kibir gurur ne diye? Eller mi gözler mi senin? Ayak mı kulak mı senin? Bu kibir gurur ne diye? Mal, mülk ne varsa emanet, İmandadır tüm selamet; Bu kibir gurur ne diye? Ne var ki sahip olduğun, Bak gül misali soldun; Bu kibir gurur ne diye? Rabbimizden güzel kelam, Şâir’ül İslâm’dan selam; Bu kibir gurur ne diye? Sofralar sermiş önüne, Perde mi indi gözüne? Bu kibir gurur ne diye? Bak şu kırmızı güle! Aşkla dolu bülbüle, Bu kibir gurur ne diye? Aldanma makam mevkiye, Kalmaz hiçbirimize; Bu kibir gurur ne diye? Bu nimetler hediye, Rabbimizden bizlere; Bu kibir gurur ne diye? Aldandın, gafletle doldun, Haramlara köle oldun; Bu kibir gurur ne diye? Zikirden yüz çevirdin, Kendini neye çevirdin? Bu kibir gurur ne diye? Vahdeti unutup da, Kesrete dalıp boğulma! Bu kibir gurur ne diye? Ellerini kime açtın? Sen duadan niye kaçtın? Bu kibir gurur ne diye? Ağaçtaki yapraklar, Ellerini Hakk’a açar; Bu kibir gurur ne diye? Yalan, yanlış ve hile, Gıybet, iftira ile; Bu kibir gurur ne diye? Sözün özünden olmalı, Özün sözünle dolmalı; Bu kibir gurur ne diye? Defterini doldurdun, Biter dünya yolculuğun; Bu kibir gurur ne diye? Sandın ebediyim diye, İsyan ettin Ebedi’ye; Bu kibir gurur ne diye? Kulak vermedin Resûl’e, Ermem mi dedin vusûle? Bu kibir gurur ne diye? Rükûya hiç yaklaşmadın, Secde ile ulaşmadın; Bu kibir gurur ne diye? Bilenle bilmeyen bir mi? Hiç diriyle ölü bir mi? Bu kibir gurur ne diye? Verdin ellerin ile, En yakınlarını kabre; Bu kibir gurur ne diye? Sevgili’ye, Sevgili’ye... Dönüşümüz Rabbimize; Bu kibir gurur ne diye? Geldin bir damla su ile, Gidişin bir tohum ile; Bu kibir gurur ne diye? Şâir’ül İslâm Yûnus Kokan |