6
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
2001
Okunma
Zamansız gelen yalancı baharlarda
Buluta benzeyen dallarda
Küçük toprağın küçük toprak evi
Umutluydu yaşamaktan.
Toprak gibi çatlaktı elleri.
Günün ateşi yaklaşıyor toprağa
Toprağın terini
Islak havlu gibi sarmaladı yoksulluk
Yağmur ve suya hasret
Geceler düğümlenirken
Gökyüzünü kana bulayanlar
Dikildiler yoksul köylünün karşısına
Su ile yoksul köyünün arasına girdi ağa
Nedir bu mal ve mülkün öfkeli çıkışları,
Yetmedimi sana yedi köyün tapusu.?
Mezarına mı getireceksin tapusunu
Yücelerden yüce hiçmi tökezlemedi
Hiç düşen birini ayağa kaldırdınmı.?
En son kime hariçten kardeşim dedin.
Hiçmi gözyaşındaki tuzu,
Ekmeğin tuzu ile katık etmedin.
Sencileyeni bir döl yatağını kazır gibi attın hayatından
Senin cennettinde
Yoksul köylü cehennemi yaşadı..
Cennetinde;
Günahkarların ve itlerin varken
Öyleyse cehennemi ödünç alsak
İteklenmeden ve kakılmadan
İnsanca yaşasak biraz
01 Aralık 2017
Sinop
..............