YOL KESTÂNELERİ...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın NOT: Şiir ile birlikte yayınlanan fotoğraf; şiire konu olan yeri gösteriyor.
Şiir konusu; gerçek târihimizdir. Fotoğrafta gönünen yer; 2007 yılında, araçlı alt geçid olarak düzenlenerek 2008 yılında trafiğe açılmıştır. Bu mahalleye ve yanındaki yeni köprüye adı verilen; Ayşe Gülbaharhâtun’un Türbesi, fotoğraftaki ağacın elli(50) metre güney yönündedir. TRABZON.
Damarlarım taşı kırmış, giderim!
Nice seher görmemişler altımda! Boydan- boya mezarlık idi zemîn, Yapraklarım bakar- ben yaş dökerim... Nice Meftûnlar, gözlerken bizi, Şaşıran gâfiller çökerler dizi, Akıllı olanlar ağlaşır özü, Bir yol çekilmiş ki, beton yol izi!... Ne kestâne kalmış ne dağ cevizi, Bu kalın gövdemi, daraltır bezi! Her iki yanımdan, geçen o yollar, Sabah, öğle-akşam, sınarım sizi... “Hâtuniyye” denirdi, mahalle adım’, Bir değerli insan ve üstün Kadın, Beşyüz yıl önceden, bu hâtıratım, Denilir: Atapark, mezarlık- parkım!... Kalemle yazıldım, beyaz kâğıda, Ne lüzum, efkâra- ne söz- ağıda, Solumda mezarlar, önüm- sağım da, Beton, harç döküldü, Şehîd üstüne!... Kadir’im. Ne yazsam, yol geçer 0’rdan! Ayak basmak elem, feryâdım ondan! Şehîdlik üstüne, kurulmuş Vatan... O, geçti: ”SER”inden, korkarım O’ndan. Kadir Yeter. TRABZON. |
Ne lüzum, efkâra- ne söz- ağıda,
Solumda mezarlar, önüm- sağım da,
Beton, harç döküldü, Şehîd üstüne!...
Kadir’im. Ne yazsam, yol geçer 0’rdan!
Ayak basmak elem, feryâdım ondan!
Şehîdlik üstüne, kurulmuş Vatan...
O, geçti: ”SER”inden, korkarım O’ndan.
Değerli üstadım, biz neleri yokettik kendi ellerimizle... Nice güzellikleri...
Şimdi hüzünlü hatıralar kaldı bize... Güzel şiirinizi kutluyorum... Selam ve saygılarımla...