DEMEK Kİ ...
Sevmeyi öğrettiler bana ...
Çoluğu çocuğu , genci , yaşlıyı . Hayvanı , çiçeği , çıkarsız olan herşeyi . Dudaktan kalbe , yürekten gönüle , Sev dediler şiir gibi ... Vede , Ruhumun derinliklerinde bilmediğim , Sıcacık , kendi halinde kor ateş idi benim sevgim ... Bıkmadan , usanmadan , yorulmadan , Salkım salkım sevdim demek ki ... Gitmeyi öğretmediler bana ... Neyden , Nasıl , Niçin gidilirdi ? Bilmedim bilemedim ben hiç . Ne gönülden , ne yürekten , nede bedenden gidebildim . Aslında gitmek kolay olanı idi . Asıl marifet onda kalabilmekti . Vede , Gitmek , güzergahı olmayan tek adresti benim için . Hangi güzergah tarif edebilirdi ki gitmeyi ... Yürüdüğüm sokaklar hep dardı , yokuştu , ıssızdı , Adımlarım gitmek istesede ruhum kaldı demek ki ... Yazmayı öğrettiler bana ... Sevgiyi , Aşkı , Sevdayı , Ayrılığı , Nakış nakış işledim boş kağıtlara . Okuyanım olmadı belkide , Ama yazdıranım oldu ömrümce . Kimde bi alacağım kaldıysa , Kağıtlar haykırışım , kalemim sesim oldu duyanlara ... Vede , Yazmak , içime sığmayanları hece hece dökmekti benim için . Yağmur bile yağarken ıslatıyor ya hani , Bende yağarken toprak kokusu oldum belli ki ... Her insan şair olmak için yazmıyor ya , Bende kendimce yazmış bulundum demek ki ... Mutlu AKÇA |
Canı gönülden kutluyorum sizi ve güzel şiirinizi...
ŞİİR’in huzur verdiğini öğrendik…
...........................................Selam ve saygılarla..