ESKİ GÜNLER HAYALİMDE YAŞIYOR
Yeni bilmez eski köyün halını,
Loğ çektiğim toprak söyük damını, Tek çerceve köye bakan camını, Pencereyi kıymık ettik yaktık da, Terk eyledik viran koyduk yurdumu. Eski damın duvarları taşları, Halik attık, çamur kattık harçları, Helkeyinen su taşıdık kışları, Dipi dipti, çıvgın vururdu yüze vay, Terk eyledik viran koyduk yurdumu. Kümper, Minçik, Bidik diye adlanır, Yaylamızda dam başımız odlanır, Sultan ebem cılgı bağlar dadlanır, Şefre bibi, Çaylı ana, canlar oy, Terk eyledik vuran koyduk yurdumu. Dört bir yanda Yıldızhan-ın soyları, Göç göç oldu yurdum Avşar boyları, Şahin gibi aşıp bir bir dağları, Binboğaya sığmaz oldu Avşar lar, Terk eyledik vuran koyduk yurdumu. Düğün-dernek, örf-adetler bozuldu, Gelin kızın ar perdesi çözüldü, Edep ahlâk gazlı beze dürüldü, Bağır bacak, ud-haya sı açıldı, Düşününce düştüğümüz haller vay. Ölen öldü, hani nerde kalanlar, Sorsan bizi tanımazki doğanlar, Köylüm diye hâl hatırın soranlar, Nerde şimdi candan saran kollar oy, Koca Avşar sürgün yedi zorda vay. Yananım yok, ölsem yakmaz ağıdı, Ucu yanık şiir yazdım kağıdı, Ağlar gözüm döker oldu yaşını, Yarden ayrı yaşaması ziyan vay, Kırk birinde düştüğümüz haller oy. Garip başa türlü çorap örülmüş, Aynasına yansıması görülmüş, Elden ele gurbetlere sürülmüş Bulunur mu senden alâ seven dost, Nerde şimdi dost dediğim canlar vay. Konu komşu Karayurt ta dadlanır, Nere gitse Avşar orda yurtlanır, En zor şartta her zorluğa katlanır, Ağaç diker dört bir yanda köyüne, Yeşillensin dağlar taşlar yayla hey. Fatih artık bir kenarda duruldu, Kadir kıymet bilen dost kim görüldü, Ziyareti vakit nice olurdu, En samimi Gönül Dostu bulurdu, Gönül ister muhabbetli yari vay. Fatih Özkan 18.06.2018 |
Kalemin susmasın
________________________________Selamlar