Sarıp sarmalıyordum seni,
Gökyüzünün engini gibi
O kadar uçsuz bucaksız
Gidiyoruz,
Ama nereye ?
Bir bıçak sırtı
Bilmem
Nasıl gelir dengeye
Kaç Don Kişot gördüm
Kaç yel değirmeni
Baba
annemin
Koca yün topağını
Dizişi gibi incecik
Eğir beni
Sarıp sarmalıyordum seni
Yüreğimin engini gibi
O kadar içten
Ölüyoruz
Ama
güle oynaya
Bir hayat hikâyesi
Bilerek unuttuğumuz
Kaç dibi sığ deniz gördüm
Kaç görmez göz
Dedemin nasihatleri gibiydi
Hayat
Farkındaydım
Geride bıraktıysan bir iz
Daha kolay bulurum
Bir gün seni
Halâ
çocuk yüreğimle
Söz...
M...G... 18.06.2018