Teos sarhoştur şimdi
Teos sarhoştur şimdi
uyku yoksa gecede, sarı saçlarından rüzgarsa sonsuza öldüğümdendir o sarı saçlarına. Teos sarhoştur şimdi, minik yıldız , Teos’un ölü sokaklarında dedesinden dinliyor beşbin yıl önceki masalı vallahi O’da şaşırdı. ne kadar değişmiş düzen dilini yuttu bak Haziran mektupları boşuna geziyor mink yıldız sarhoş Teos sokaklarında bu ne biçim faşizm bu ne biçim dudakları bi karış boya bu ne biçim kapitalizm bu ne biçim çakma sarışınlık nerden çıktı bu fırtına daha yapılacak nelerimiz varken yoksulluğum oldu sarı saçlarındaki ölümsüzlük kokusu vallahi o zeytin ağacı bin yaşından fazlaydı vallahi bu sokak Devrimci vallahi Göztepe’li ve sonra ben, vallahi bi gece yürüyüp gideceğim Ege Denizinin bittiği yerlere hep maviye , beklerken yağmurları büyürken Beyzanur yitmişken , dilsizlik olmuşken Haziran mektupları şarap sarhoşluklarımda o kadar öpmek istiyomki saçlarının kokusunu soğuk bi gece olsun bizimkisi kumları uçuran bi fırtına yok sabahların olmasını istemiyom. bide yağmurlarından ıslaklık üşümüşlük morarmış nar rengi dudakların olsun gece, yorgunluk geç kalmışlık yazı kader sahi ben seni neden bu kadar çok sevdimki neden sen kalmışken az bi ömrüm gül gibi çocuklarım varken Eleana’yla gökdelenlere elele çıkarken kahve fincanlarında görüp söylediğim herşey gerçekken adına seni verdiğim Gülşen dediğim artık seninle tanıştığım yaşta bi kızım varken. neden sen neden hep her gün sen neden gitmiyosun sen. neden hep gözyaşımdasın ben neden çok seviyom mezarlıkları yağmuru neden çok seviyom. iki diplamam varken neden seviyom kazma,kürekleri yorgunlukları neden seviyom. sen uyurken, neden bütün sabah ezanlarını dinliyom hadi bakalım Haziaran mektuplarının dili olsun ben korkuyom Allaha tam inansamda ya ölüm sonraları sonsuz bi yaşam yoksa ya oralarda kavuşamazsak ne acı çektik bu düzende bu yaşamda olsun, bi daha dünyaya gelseydim o kahve gözlerine bi kez bakmak için bi ömüre değerdin keşke bu gece sen olsaydın yanımda sesin olsaydı, kahve gözlerin olsaydı, dedimya yoksulluğum işte ben gözlerine baktığımı farzet şarap sarhoşluklarında , ağza alınmayacak küfürler ettiğimi rüzgarı düşün kumların uçuşunu yağmuru ıslaklığımızı üşümüşlüğümüzü. sarı saçlarının yüzüme değmesini olmasın sabah Gülşen olsa ne olur, Teos sarhoştur şimdi. 14 Ekim 2017 23:25 Metin Tuncel |
ŞİİRİNİZİ BEĞENDİM...
.............................................. SAYGI VE SELAMLAR..