RAMAZAN MANİLERİ -1-Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Manilerimiz hakkında
Biraz bilgi aktarmak isterim. Türk Halk Kültüründe Mani Söyleme Geleneği, Manilerin İletişim Boyutu ve İşlevselliği” Prof. Dr. Erman ARTUN Mani anonim halk şiirinin en küçük nazım biçimidir. Anadolu ve Anadolu dışında çok geniş bir Türklük coğrafyasına yayılmıştır. Mani söyleme, yüzyılların deneyimlerinden süzülerek biçimlenmiş, belirli kuralları olan, kuşaktan kuşağa aktarılarak günümüze ulaşmış bir gelenektir. Manilerde Anadolu insanının düşünce yapısını, beğenisini, dertlerini, kıskançlıklarını, özlemlerini, sevgilerini vb. ortak kültürün sergilenişini görürüz. Kendine özgü bir gelenek içinde söylenen maniler bir ucuyla geçmişe, bir ucuyla günümüze uzanır. Diğer halk kültürü ürünleri gibi toplumu ayakta tutan dinamikleri belirlemekte önemli bir rolü olan manilerde, Anadolu insanının dünyaya bakışının yanı sıra estetik modelleri de temsil edilir. Mani genellikle yedi heceden oluşan dört dizelik bir türdür. Bir tek dörtlük içinde bir anlam bütünlüğü gösterir. Genellikle anlamın ağırlığı üçüncü ve dördüncü dizelerdedir. Manilerde anlamın dört dizeye yayılması ve ilk iki dizede çizilen tablo maniyi estetik bir yapıya kavuşturur. İlk iki dize maninin dış dünyayla bağıdır. Üçüncü ve dördüncü dizede duygu ve düşünce ortaya konur. Manilerin doğaçlama söylenmesi maniyi iki bölüme ayırır. Birinci bölüm genellikle hazırlıktır ve maniciye kafiye, söz için zaman kazandırır. Manici için birinci bölüm çağrışım, duygu ve düşünce için hareket noktasıdır (Boratav ,1978:185-197). Maniler İslamiyet öncesinden günümüze kadar yaşamını sürdürmüştür. Maniler Türk toplum hayatının ifadesi, millî bilinç ve duygu beraberliğinin bir göstergesidir. Maniler, halk ruhunun yansıtıcısıdır. Anonim mani dörtlüklerinde Türk toplum yapısına ve düşüncesine ait izleri duygulu, içten bir anlatımla buluruz. Ayrıca yöresel gelenek ve göreneklerin izlerini manilerde görebiliriz. Maniciler, maninin kafiye ve redif bölümüne ayak adını verirler. Maniciden ayak bulması, ayağı ayağına denk getirmesi beklenir. Maniler; “manici, mani yakıcı, mani düzücü, mani atıcı “adı verilen kişiler tarafından doğmaca olarak özel bir ezgiyle söylenir (Dizdaroğlu,1969:67). Bunun yanında maniler âşıklar tarafından özel makamlarla da söylenir (Elçin,1981:278). Karşılıklı söylenen manilerde dilek, duygu ve düşünceler açıklanır. İlk iki dize soru cevap olarak düzenlenir. Maniler, çeşitlerine göre “akışta, ala gözlüm - kömür gözlüm, bayatı, berete döndürme, dörtleme, peşrevi” adlarını da alırlar. Bazen basılmış halk hikayelerinin arasında da manilere rastlanır (Boratav,1988:45). Manilerin başlıca teması sevgidir. Maniler sevgi ekseni etrafında döner (Dizdaroğlu,1969:66). Maninin yapısı gereği, toplumsal olaylara değinilmez. Bunlar, sevgi ile ilişkileri ölçüsünde maninin yapısında yer alır (Başgöz,1986:225-241; Kocatürk,1939:5). Mani Söyleme Geleneği Çağlar boyu yaygın bir biçimde süren mani söyleme geleneği son yıllarda eskiye oranla önemini kaybedip azalmağa başlamıştır. Kızlar, kadınlar ve erkekler ekin ekerken, davar güderken, hasat kaldırırken, bayramlarda, şenliklerde, evlenme törenlerinde, kına gecelerinde, gelin hamamında, düğün bayrağı dikildiğinde, gelinin başında, kazma kazarken, imeceyle iş tutarken, sünnet törenlerinde, hıdrellez, nevruz, saya gezme, çömçe gelin törenlerinde, halay çekilirken, pamuk tarlalarında, çeşitli toplantılarda vb. çalıp oynayarak mani söylerler. Eski şehir yaşantısında ramazan bekçi ve davulcularının söylediği manilerin ayrı bir yeri vardı. Mahalleli, âşıklar, çocuklar davulcuyla kapı kapı gezerek onun kendine özgü, saba, dügâh makamlarında okudukları manileri dinlerlerdi (Yücel,1973: T.F.A.,C.15,:6778; Ülkütaşır,1969, T.F.A, C.12: 5471). Sahurda, kandilde ve bayramda gezen davulculara paranın yanı sıra keten ve yazma mendil, gömleklik, yünlü ve pamuklu kumaş vb. verilirdi (Bayrı,1969,T.F.A.,C.12,:5471). Eski devir ramazanlarında “Helasacılar” vardı. Bunlar birinin boynuna ufak bir davul takarak diğerinin eline cam veya muşamba fener vererek gezerlerdi. Arkalarında çocuklar olurdu. Helasacılar mahalleleri dolaşır, her evin önünde durarak maniler söylerlerdi. Her maninin sonunda “Helesa, yelesa” diye bağrışırlardı. Bilğiler Alıntıdır Saygılarımla
RAMAZAN MANİLERİ -1-
Davulcu da mani yok Şunu ver gözüne sok O vurunca tokmağı Sanki beynimde bin ok -------------1------------ Senede bir kez gelir On gün önceden gelir Yüz yıl gören insanın Keyfi yerine gelir -------------2------------ Ramazanın güllacı Kâbe de olur hacı Güzel yemekler bişir Davet et bizi bacı -------------3------------ Sahurda bereket var Mutfakta hareket var Şu komşum ne pişirir Bizim evde börek var -------------4------------ Uykusu ağır dalar Davulcu davul çalar Manisiz geçme burdan Oku güzel parçalar -------------5------------ Şeytan secdeye durdu Açlık başıma vurdu Cenneti düşte gördüm Peygamberlerin Yurdu -------------6------------ Doğru ol hakca eşit Manim çok çeşit çeşit Dünya öyle bir han ki Cennet var binbir çeşit -------------7------------ Şer bizden uzak ola Sahurumuz hayr dola Ben kendimi bilirim Sende gir doğru yola -------------8------------ İftara fakir çağır Gösteriş olmaz bağır Kim ne derse ne desin Taş taş yerinde ağır -------------9------------ Kısıldı kaşık sesi Duyuldu ezan sesi Tavuklarım kim çaldı Gelmiyor Horoz sesi ------------10------------ Besmele dilimizde Bereket evimizde Ramazan da oruç tut Nefsi güzel temizle -------------11------------ Sen ol doğrudan yana İkram olur dünyana Ramazan da oruç tut Pak gidersin imanla -------------12------------ İftar zamanı gelsin Nefsim sen bana elsin Tahınlı pide miz çıkmış Konya dan bize gelsin -------------13------------ Ay hilale büründü Yıldızlar geç göründü Bana yangın çok amma Beni seven gülüm dü -------------14------------ Irmaklar akar gider Günler geçer ay biter Nefsine uyma sakın Cennetin yıkar gider -------------15------------ Fitre ver zekatın ver Malını mülkünü ser Bu dünya bizim değil Kalbini ALLAH’a ver -------------16------------ Ramazanın güllacı Mekke de dolu hacı Benim bir yarim var ki Gönlümün o ilacı -------------17------------ Asmalarda üzüm var Güzel sende gözüm var Bal dilini yerdim ya; Orucumu bozar yar -------------18------------ Asmalar asmalandı Yürekler hastalandı İyiki Ramazan var; Kötülük postalandı -------------19------------ Yaralar bu dert beni Özledim gülüm seni Çiçekli bir don aldım Bayramlarda giy yeni -------------20------------ Oruç tutmaz kaygısız Hem yer içer saygısız Görünüş müslim amma Hiçte durmaz çalgısız -------------21------------ Ömür dediğin biter Durmaz elden tiz yiter Çok güzelim deme ha Bir sivilce kız yeter -------------22------------ Kul güzelin arlısı Rabbi bilen karlısı Dünya güzel amma; İnsana o tarlası -------------23------------ Ölüm var diriliş var Bu gidiş ateşli har Birgün ecel gelince; Mahşer günü hesap var -------------24------------ Aklı başında olan Kalbi İmanla dolan Kişi bilmezse kendin; Gül gibi geçip solan -------------25------------ Hâk’kın önünde eğil Aklın başında değil Bilki;kişi azmış sa Allah yolunda değil -------------26------------ Kâbe örtüsü siyah Kefenin bezi beyaz İmanı kalp ten yaşa Kabir de üşür ayaz -------------27------------ Dağlar da açar çiçek Üstüne konar böcek Çok bekletme nazlı yar Hemen yaylaya göçek -------------28------------ Hu uyanın komşular Akmıyor bizim sular Bu nasıl belediye Nere gitti bu sular -------------29------------ Aç bohçanı bir görem Bülbül Aşk’ta güle dem Kız ben sana ne dedim Bakışların deli kem -------------30------------ Zekât ve fitre bilmez Fakire yüzün gülmez Oruç yok madem sende Mevlam günah’ın silmez -------------31------------ Davulcu mani söyle Bahşiş yok beleş öyle Geçeyi berbat ettin Olurmu canım böyle -------------32------------ Fitre ve zekâtın ver Cennet köşkü sana yer Sofrandan fakir yoksa Kandırma kendini şer -------------33------------ Tatlıların baş tacı Ramazanın güllacı Hanım yemek pişirmiş Ama turşumuz acı -------------34------------ Onbir ayın sultanı Bereketli her yanı Nimetleri sayısız Şükret Rabbini tanı -------------35------------ - 25 / 05 / 2018 - Resul Civcik - Ayrancı Karaman |
O şiirleri okuyarak paylaşmak gerekir.
.......................................... Saygı ve selamlar.