Bir genç kıza, Tristan Corbière, Çev. Sunar Yazıcıoğlu
Piyano ve şan için.
Senin Erard’ın dişi, takma fildişi (1) , Hem biçer hem öğütür, sinir bozar tik-takları Bir başka klavye, dişlerinin gamı... Saçın tellerine varmaz dokunmaları (2) ! -Değirmenci kabusu, senin: cin gibi hayalin ! -Kötü çalma, senin : Dört elle ilk aşkın ! Ey ses perdesi zor Parçaya dönüştürülmüş kadın, İnsancıl değil tonu, acımasız kroşların (3) ! Lirimin ezgisini klavsende çözümle ! Müziğin telgrafı ona tercüman olur : Güçlü bağırtı, sert, kuru, kaplayan ve de kıran- İnleme... - Sol anahtarı ruhun anahtarı olamaz. Asla ! Fa (4) anahtarı ise kadının hecesi değil, Ve, yanık söylemek (5) olmaz bir notalık susla (6).... Tristan Corbière Çev. Sunar Yazıcıoğlu Not: Şair, kadını tanımlarken, kelimeleri diğer anlamlarıyla yakınlaştırmış; örneğin: (1) takma fildişi : filin dişinden yapılan takma dişin ilk zamanlarda kullanılmış şekli. (2) touche : dokunma, aynı zamanda piyano tuşu. (3) kroş : siyahın yarı değerinde çengel biçiminde olan nota işareti. (4) fa : fransızcada kadın kelimesinin ilk hecesi. (5) soupirer : iç çekmek, aynı zamanda yanık söylemek. (6) soupir : bir notalık sus, aynı zamanda iç çekme; |