ZAMAN
Acılarla kabuk bağlatır zaman.
Kimseye göstermeyiz içimizdeki bizi, İçimizde saklı duran söyleyemediklerimizle, Uzaktan bakmakla yetindiğimiz özlediklerimizle, Volkan olup yanardağ gibi büyüyen alevlerimizle, Eriyi veriyor zaman; Bazen içlene içlene söndürdüğümüz kül eyleyen acılarımızla, Aklımızdan hiç çıkaramadığımız dertlerimizle, Karanlık odalarda yaşattığımız iç hasretimizle, Yapraksız ağaç mevsimine rüzgârla taşınan, Yaralı duygularımızla. Geçiveriyor zaman; Akıp giden mevsimlerin vefasızlığında, Bir sevgili gibi kırılıverir ömrümüz, Yüreğimizdeki yaraları görmeden, Yaşanıp geçer günümüz; Boş durmuyor ki zaman, Bir heykeltıraş gibi yontuyor her yanımızı, Gölgelerimizle beraber kayıyoruz, Savruluyoruz zamanın derinliklerine. Eleyip götürüyor tüneline; Aslında hepimiz hasretiz gecikmiş sevgilere, Hepimizin yüreğinin bir köşesinde büyüttüğü bir gülü, Yüreklerimizden mevsimlere uçurduğu umudu, Yaşama mavinin güzelliği ile dalışı, Umutsuz sevdalara geç kalışı, İle geçi veriyor zaman; Umutlarımızın gün batımına varmasıyla, İçimize hapsettiğimiz sevginin tutsağı bakışlarımız arasından, Süzülüp gidiyor zaman. Herkesin söyleyemediği içinde sakladığı sırlarıyla kayboluşlarımız, Arasından dökülüp gidiveriyor insanoğlu her an, Yaşam içimizi parça parça ederken yetmiyor zaman.. |