Vahşi Bahçe BelgeseliVahşi bahçe belgeseli yırtıcı güller avını bekliyor doğal seleksiyon tesellisinde - sayın yolcular- - kalkışa az kal kaldı - lütfen ümitlerinizi açık bırakmayınız! vahşi gül, kırmızının en masum haliyle ve gövdesinin keskinliğini kamufle ederek avını bekliyor Hiç bir zaman ilişkilerimden takdir alamadım çok dövdü beni yalnızlığım hiç eksik olmaz benim tertemiz hezeyanlarım bazı geceler buluşur, belgeseller izleriz tabiatlarını ve tabiatlarımızı anlatan ve o kadınların tabiatlarını seyrederiz, dikkatle o tabiat anaların tebalarını, ve onların ruhumuzda yarattıkları doğal afetleri - sava bien! - 12’ 14! derecede yatık olarak saklayınız! - yatık ve ılık seviniz. - pembe huzur. bir türlü açamıyorum, mahcubiyetini belki bir çilingir sofrası kurmalıyız çift kişilik bir kostümlü balo mesela ben açamıyorum seni ben maymuncuk oluyorum sen açmak istemiyorsun beni sen tatlı bir dişi köstebek oluyorsun ve o yırtıcı güller bizi izliyor televizyonun içinden ne yalan söyleyeyim korkuyorum biraz, korkuyorum o güllerden oysa sezgilerime çok güvenirdim hele de o bayan sezgi kuşuna nasıl uçardı anlatamam, rüyalarımı delercesine bir uykumdan girer, diğer uykumdan çıkardı o hızla kendi kendine biten sürpriz otları gibi hastalığım git gide ilerliyor düşlerine doğru - erken teşhis, yaraları saklar sadece- Yine ıssız bir sokağın ucundayım öpüşürken gözlerini yuman kediler görüyorum bu genetik miras, ne tatlıdır yuvasında istediğin şiiri kazıyorum işte alnına - şiirlerimiz el değmeden yazılmaktadır.- Demiştim lakin, bazılarınızı şiir dolu bir sepete koyup kaçmışlar o masmavi dilli avlularınıza Çok heyecanlıdır, çok heyecanlı vahşi bahçe belgeseli izliyorum, yüksek çözünürlüklü hayallarimde ah o yırtıcı güller kırmızının keskin ucuyla kanatıyor içimi - bu ıstıraplı yolda geçiş hakkı senindir. - sen ki başlatansın bu sadakat provalarını Oysa bu gece masada kocaman bir gece vardı bekledim , gelmedin, ikiye bölüp yiyecektik, bir dünya hazırlık, yoksun sen bu dünyamda çok yazık, sabaha kadar kokar bu gece Avını yiyor yırtıcı gül, ekolojik denge diyorlar bunun adına masamın üstünde kıldan ince bir masal dengede duramayan bir ben... Oktay Coşar |
Not: Çilingir sofrası olacak :)))
Sevgilerimle...