ESKİDEN...
ESKİDEN...
Küçüğü sever,büyükleri de sayardık, Yanlış olan,kabul görmez idi eskiden, Boyunu aşanı,meclislerden kovardık, Söz sırası almadan,demez idi eskiden... Bahçemizde rengarenkti,bütün güller, Çiçekleri ayrıydı,ayrı kokar sümbüller, Zamanı gelmese,hiç ötmezdi bülbüller, Bağ,çemende çiçek,solmaz idi eskiden... Kadınlar hanımdı,erkekler beyefendi, İkinci el kullanılmaz,dosta gider kendi, Muhabbetin bağrı,lalezar,gül,çemendi, Name yazılır,mesaj bilinmez idi eskiden... İyilikler muhtaçlara,yapılıyordu gizlice, Minnet,şükran yok,beklenmez netice, Oğul’un ismi Mehmet,kızın adı Hatice, Öze aykırı lakap,konulmaz idi eskiden... Her öğün yemekler,pişmezdi hanede, Sofralarda şükürler,eksik olmaz yinede, Güzel,mutlu şeyler olmasa,her senede, Kötülükler evde,yer bulmaz idi eskiden... Kışın olduğunu anlatıyor,buz gibi ayaz, İmam kıblesini gösteren,vakitli namaz, Mevsimlerin zirvesine,oturmuştur yaz, Sonbahar işleri,kışa kalmaz idi eskiden... İzinsiz konuşulmaz,lafın sonu beklenir, Haddi,sınırı aşanlar,dürtülüp iteklenir, Hasretlik çekenlerin,günü güne eklenir, Sevdalar çekilir,açıklanmaz idi eskiden... Şeyhim;Derki arkadaş,dost az bulunur, Kapınızı çalınca,tüm imkanlar sunulur, Alınanlar istenmezdi,yerlerine konulur, Kimseye çek,senet yapılmaz idi eskiden... Nurettin GÜLBEY Saat : 00.53 31.12.2017 Yalova |
insanların yüzleri gülüyordu
yüreğinize sağlık değerli hocam
beğeni ile okudum gönül sesinizi.
Selam ve saygılarımla mutlu yılllar.