SEVDİĞİM
Öğretmenim söyler öğretmence dilim
Anasını sattık bilmem ilim-bilim Yüz yıllardır böyle düzelir mi halim.. Gelmişi-geçmişi bilmeli sevdiğim Amirimiz var ki yalama ve dökük Neresine baksan kırk yama kırk sökük Beğenmezler beni hödük oğlu hödük Asalet kanından gelmeli sevdiğim Yine döndü zaman “Dayı zamanı” na Herkes alev taşır kendi harmanına Dostlar dikmiş gözü dostun makamına Beslenmek farenin emeli sevdiğim Çık bak çarşı-pazar kazık diz boyunda Esnafın bir eli al senin koynunda Sorsan “Müslümanlar Allah’ın yolunda” Kimlerin “ aklını çelmeli” sevdiğim Soktu rüşvetleri bahşiş gibi cebe Babasız çocuklar kim kimedir gebe Dolsun da nereden dolacaksa heybe İnsan helal lokma yemeli sevdiğim Sattık şu kıyıları köyün merasını Yaylalar bekliyor gelen sırasını Kaşıdık kanattık millet yarasını Millet: “ Devlet benim!” demeli sevdiğim Sofralar muhtaçtır aşa tatlı dile Muhabbet edemez olduk sevgiliyle Babamız ölünce dağıldı aile Kırk yıl olmuş onu gömeli sevdiğim Yaban indi dağdan yurduma dağıldı Çakallar saraylar kurdu Şah sayıldı Kral öldü şehzade sevinçten bayıldı Yoluna halılar sermeli sevdiğim Komşunun tavuğu komşuya kaz geldi Baldır-bacak gördüm bize de yaz geldi Haramdan uzak dur kim demiş farz geldi Ayetleri yeniden dermeli (!) sevdiğim Öğle güneşini saydık da dolunay Suladık olmadı yoncalardan buğday Küfrü tesbih ettik bastık bin bir kalay Herkes hesabını vermeli sevdiğim ( Mayıs 2017 Pınarlıbelen) |
.................................................Saygı ve selamlar..