BURUK BİR VEDA MIYDI
Uğurluyorken seni, o gece oto gardan
Bir buruk veda mıydı, sana el sallayışım Ne zaman söz edilse, konu açılsa yârdan Sersefil duygularla, hayallere dalışım Bir buruk veda mıydı, sana el sallayışım Afakanlar sararken, düşüncemi her gece Bütün hücrelerimde, yâr sen varsın sadece Yar senin bu gidişin, gizemli bir bilmece Bana büyük işkence, sensiz nefes alışım Bir buruk veda mıydı, sana el sallayışım Yokluğun büyük acı, hele akşam olunca Hüzünler horon teper, inan yalnız kalınca Dünyan yıkılır başa, aklına yâr gelince Neyi çözecek neyi, böyle yalnız kalışım Bir buruk veda mıydı, sana el sallayışım Uyku firarda hergün, gözlerim kan çanağı İniyorken damlalar, ıslatıyor yanağı Tan vakti uyuyorum, görmüyorum inağı Teselli etmez oldu, dertli sazı çalışım Bir buruk veda mıydı, sana el sallayışım Ne izin var, ne haber, neredesin bilen yok Gözyaşım sele döndü, parmağıyla silen yok Kahkaha, sala sala, neş’e ile gülen yok Saymadım bu kaçıncı, sana haber salışım Bir buruk veda mıydı, sana el sallayışım Kutsal bildiğin aşkı, yüreğinde taşımak İdealim vuslattı, seni sarmak, kuşamak Nasıl da yordu beni, anılarda yaşamak Adresi hiç bulmadı, selamlar yollayışım Bir buruk veda mıydı, sana el sallayışım O gün de yağmurluydu, bulutlar ağlıyordu Lüzumsuz’u bu veda, nasıl da dağlıyordu Sonrasında bir ömür, karalar bağlıyordu Mümkün mü yaşıyorken, feleği sollayışım Bir buruk veda mıydı, sana el sallayışım Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ |